ANTALYA'NIN Aksu ilçesinde 30 Ağustos 2008 tarihinde bir aracın çarpıp kaza yerinde bıraktığı ve vücudunun tamamı felç olan genç, bilinci kapalı olarak Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne getirildi. Hastanedekilerin 'Umut Bebek' adını verdiği genci burada tanıyan Gülsüm Kabadayı, yoğun bakımdaki 312 gün boyunca hiç yalnız bırakmadı. Antalya Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, tedavisi tamamlanan genci, devlet korumasına aldı. Hastanede o dönem kemik yaşının 17 olduğu belirlenen gence 'Mustafa Öz' adına düzenlenen ve doğum tarihi bölümünde 01.01.1992 yazan nüfus cüzdanı verildi. Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, genci, tedavi sürecinde annelik yapan Gülsüm Kabadayı'ya koruyucu aile statüsünde verdi ve aileye maaş bağladı.
HASTANEDE İLK KARŞILAŞMA
Kabadayı, 25 Temmuz 2008'de görümcesinin yağlarını aldırmak için hastaneye yatması nedeniyle hayatının Umut'la kesiştiğini söyledi. Gülsüm Kabadayı o günleri şöyle anlattı:
'30 Ağustos'ta Umut geldi ve biz orada bir imece oluşturup Umut'a bakmaya başladık. Ben zaten insanlara yardım etmeyi çok severim. Umut'un o hali beni daha da çok etkiledi. Doktorlar o zaman bize 'Yüzde 99 ölecek' dedikleri için biz de o yüzde 1'lik umuda inanalım ve adını 'Umut' koyalım dedik. Hastane kayıtlarına da Umut olarak geçti. Umut'la tanışmamın ardından 1 Kasım'da görümcem vefat etti. Bir süre sonra da Umut'u servise çıkardılar ve bakıma daha çok ihtiyacının olduğu günler böylece başlamış oldu.'
'NİÇİN YARDIM EDİYORUM?'
Kimsesiz gence yardım etmesinin altında sevgi eksikliği olduğunu belirten Kabadayı, 'Babam 25 yaşında öldü. Ben 5 yaşındaydım. Annem tekrar evlendi. Amcam olduğu halde üvey baba elinde anne sevgisi hiç görmedim. Benim annemin maddi durumu çok iyi olmasına rağmen bana sahip çıkmadı. Evlendim, dokuz sene çocuğum olmadı. 9 sene sonra üç erkek çocuğum oldu. Anneliğin ne demek olduğunu kelimelerle anlatamazsınız' dedi.
4 KEZ 'YILIN ANNESİ' SEÇİLDİ
Gülsüm Kabadayı, 2010'da Zihinsel Engelliler Rehabilitasyon ve Eğitim Vakfı tarafından, 2011'de İhlas Koleji, 2012'de Fatih İlk ve Ortaokulu öğrencileri tarafından, 2013'te de Rusya Dostluk ve Kültür Derneği tarafından 'Yılın annesi' seçildi. 'Yılın Annesi' seçildi.
RUSYA'DA 'KUTSAL KADIN' İLAN EDİLDİ
Umut'un Rus olabileceğine ilişkin haberler üzerine yıllar içinde evladı kaybolmuş onlarca Rus kadın, aileyi görmek için Antalya'ya geldi. Gülsüm Kabadayı, onlarca yıl boyunca Umut'a koruyucu annelik yaptığı için özellikle Rusya'da büyük dikkat çekti. Bir Rus televizyon kanalı tarafından davet edilen Kabadayı, Rusya'da büyük ilgiyle karşılandı. Moskova'da konuk edildiği televizyon programında 1 saat boyunca herkesin yoğun ilgisiyle karşılaştığını aktaran Gülsüm Kabadayı, 'Orada gösterilen ilgiye şaşırdım. Hiç beklemiyordum' dedi. Gülsüm Kabadayı, Rusya'da 'kutsal kadın' ilan edildi. Umut'un koruyucu anneliğini yapan Gülsüm Kabadayı'ya, Rusya'da faaliyetleri bulunan bir Türk firması tarafından Antalya'da ev armağan edildi.
Tedavi sürecinde Samsun'daki bir fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesine giden Gülsüm Kabadayı ile Umut, buradaki 8 aylık tedavinin ardından Antalya'ya döndü. Kabadayı, bir süre önce de Umut ile birlikte Antalya'nın Korkuteli ilçesine yerleşti.
10 GÜN YOĞUN BAKIMDA KALDI
13 Ocak gecesi solunum güçlüğü çeken Umut için Gülsüm Kabadayı, ambulans çağırdı. Umut, gelen ambulansla Korkuteli Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Yüksek ateş şikayeti de olan Umut, Uncalı Meydan Hastanesi'ne sevk edildi. Umut, buradaki müdahale ardından yoğun bakım servisinde tedaviye alındı. Bir dizi tetkik yapılan Umut'un karaciğer ve böbreklerinde fonksiyon kaybı olduğu tespit edildi. 10 gün yoğun bakımda kalan Umut, bugün saat 07.30'da zatürreeye bağlı çoklu organ yetmezliğinden kurtarılamadı.
'MELEK OLDU BENİM OĞLUM'
Umut'a gönüllü baktığı için kamuoyunda 'Gülsüm Anne' olarak bilinen Gülsüm Kabadayı, hastane önünde fenalaştı. Umut'un boynundaki şalı elinden bırakmayan ve koklayan Kabadayı, 'Allah'tan aldım, Allah'a verdim. Boncuk boncuk bakamayacak artık. Gözleri açık gitti çocuğumun. Cumhurbaşkanı'nı çok severdi, hep onu dinlerdi. O benim Umutumdu. Ciğerlerim yanıyor. Soğuğu sevdiği için oğlumu Korkuteli'ne gömeceğiz. Kardeşlerinin haberi yok, onlara ne diyeceğim. 'İyi olup gelecek' derdim kardeşlerine. Melek oldu gitti benim oğlum. Hükümetimiz çocuğum için ne gerekiyorsa yaptı. Ben kendimi hiç ölümüne hazırlamadım' dedi.
Umut'un cenazesi, bugün öğle namazının ardından Korkuteli'de Paşa Mezarlığı'na defnedilecek.(DHA)