GÜNDEM

‘Vatandaşın derdi geçim’

Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay Dairesi arasında gerginliğe değinen Tüketiciler Birliği Derneği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz, vatandaşın derdinin anayasa değil iş, aş ve geçim olduğunu söyledi

SON zamanlarda Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın karşı karşıya gelmesi vatandaşın kafasını karıştırdı. Tüketiciler Birliği Derneği Antalya Şube Başkanı Neşet Gündüz de bu konu ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Gündüz, “Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın çelişkili davranışları adil yargılanma hakkının ihlalidir” dedi.

‘ÇELİŞKİLİ KARARLAR KAFA KARIŞTIRIYOR’

Anayasa Mahkemesinin yakın zaman çelişkili karar verdiğini söyleyen Gündüz, “ Ek Motorlu Taşıt Vergileriyle ilgili alınan kararda çelişki vardır. 1999 yılında yaşanan Marmara Depremi’nde Anayasa Mahkemesi  ‘hayır’ derken. Kahramanmaraş Depremi için ise Anayasa Mahkemesi Ek MTV alabilirsin diyor. Yüksek yargıda bu tartışmalar niye? Anayasa Mahkemesi mi? Yoksa Yargıtay Daireleri mi doğru? Biz bunun bir tarafı değiliz. Bu nedenle öncelikle her ikisinin kanunlarına bakıp ne olduğunu bilmemiz gerekir” diye konuştu.

‘MAHKEMELER ÇÖZÜM ÜRETMEK ZORUNDADIR’

Mahkemeler arasındaki çatışmaya değinen Gündüz, “Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) iç tüzüğünün anayasaya şekil ve esas bakımından uygunluğunu denetler ve bireysel başvuruları karara bağlar. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkisi başka, mahkemelerin görevi ise bir başkadır. Hükümet hiçbir zaman mahkemeler arasında hakem değildir. Mahkemeler toplumsal barışı sağlamak ve çıkan soruna çözüme üretmek zorundadır” ifadelerini kullandı.

‘VATANDAŞIN DERDİ ANAYASA DEĞİL’

Yargıtay Dairesi’nin, Anayasa Mahkemesi’yle tartışma ve kavga halinde olduğunu belirten Gündüz, Yargıtay’ın derhal bu duruma son vermesi gerektiğini söyledi. Gündüz, “Anayasanın 153’üncü maddesinin son fıkrasında Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uyma ve bu kararları değiştirmeksizin yerine getirilmelidir. Bir mahkemenin verdiği kararı diğer mahkemeler ya da diğer kamu daireleri gücünü kullanarak işlevsiz hale getirmesi adil yargılanma hakkının sağladığı güvenceleri de ortadan kaldırır. Bu durum tüketiciler yani vatandaşlar içinde son derece önemlidir. Herkes kendine göre kanun icat ederse kötü olur. Toplum, yüksek mahkemelerin arasındaki bu çelişkiyi ve tartışmaya endişeyle bakıyor. Bu tartışmaların çıkmasıyla 80 anayasasının kaldırılması ve yeni anayasanın kapıları aralanıyor ancak vatandaşın derdi anayasayla değil, vatandaşın derdi iş, aş, geçim. Yeni anayasa düşüncesi gündemden düşmeli. Bu tür adaleti zedeleyici oyunlardan da vazgeçilmelidir” dedi. HABER/ÇİĞDEM KORKAN