​Yuval Noah Harari


Yeni kitabını henüz alamadım ama “İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi” diye kapağına not düşülen ilk kitabın zenginliği, ikincisi için de ipucu barındırıyor.
İnsanların savaşlarla, keşiflerle oluşturduğu tarihi bilmeden bugünü anlamamız nasıl yetersiz kalıyorsa, “insan”ın varoluş tarihini öğrenmeden kendimizi tanımamız da o kadar yetersiz bana göre. Kendimizi sadece etten ve kemikten yaratılmış canlılar olarak gördüğümüzde, ruh bilim dünyasına yabancılaşıyoruz. Halbuki hisleri ve bedeni ile var insan. Bedenini çalıştırma kuvveti ve hisleriyle zihnini yönetebilme becerileriyle koskoca bir sırra sahip geçmişten gelen. Yaşadığı dönemin koşullarına göre hayatını şekillendiren canlıların içinde, aynı cinsten olduğumuz insan türü Homo Sapiens’in hayal gücü sayesinde bugün bildiğimiz her şeye sahibiz.
Özellikle arkeoloji ve tarih meraklılarının, sosyoloji okuyanların ilgiyle okuyacağı bu kitap, bilgi dağarcığınızda yepyeni ufuklar açacak. İnsanların neden doyumsuz olduğunu, paranın ve dinin doğuşunu, insan hayatları üzerindeki etkisini bambaşka bir çerçeveden göreceksiniz.
Yazar ikinci kitabı, “Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi” nde ise; ilk kitapta geçmişini öğrendiğimiz Homo Sapiens’in yarınına doğru giden süreçte, nasıl bir türe dönüşebileceğinin öngörüsünü sunuyor.