Yarın 30 Ağustos 2024.
30 Ağustos Zaferi'nin 102’nci yılı.
30 Ağustos 1922’den üç yıl önce; 19 Mayıs 1919, Kurtuluş Savaşı'nın başladığı tarihten yaklaşık iki ay sonra. 23 Temmuz 1919, Erzurum Kongresi'nden 15 gün önce. 8 Temmuz 1919 sabaha karşı...
Mustafa Kemal Atatürk, yakın dostu Mazhar Müfit Bey'e günlük olayları not tutturur. 'Yaz!' der O’na. Mazhar Müfit yazmaya başlar;
'7-8 Temmuz 1919, Erzurum, sabaha karşı.
Bir; zaferden sonra hükümet biçimi Cumhuriyet olacaktır.
İki; Padişah ve hanedan hakkında zamanı gelince gereken işlem yapılacaktır.
Üç; Örtünmek kalkacaktır. Fes kaldırılacak, şapka giyilecektir.'
Mazhar Müfit Bey'in elindeki kalem düşer! Paşa sorar: 'Niye durakladın?..'
'Darılma ama paşam, sizin hayal peşinde koşan taraflarınız var!'
Atatürk devam eder: 'Bunu zaman gösterir, sen yaz!'
Beşinci maddeye gelince, Mazhar Müfit Bey, yatmak için izin ister. Çünkü bu madde 'Latin harfleri kabul edilecek' diye başlar.
Mazhar Müfit Bey'in tahammülü kalmamıştır, gün de ağarmıştır, müsaade ister, yatmaya çıkar. İçinden 'Şu bizim Paşa amma da hayalperest' diye geçirir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün o gece Mazhar Müfit'e not ettirdiği maddelerin hepsi gerçekleşir. 30 Ağustos 1922’de emperyalistlere karşı zaferle sonuçlanan Kurtuluş Savaşı’ndan bir yıl sonra 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilir, padişah zaten ülkeyi terk etmiştir, Halifelik kaldırılmıştır, 1925’te de Şapka devrimi yapılmıştır. 1928’de ise Latin Harfleri kabul edilecektir.
Atatürk Şapka Devrimi’ni Amasya’yı ziyaretinde açıklar.
Atatürk, Amasya’dan Ankara’ya Kastamonu yoluyla dönmektedir. Mazhar Müfit de kafileyi seyretmektedir. Birden öyle bir şeye şahit olur ki gözlerine inanamaz. Atatürk'ün yanında oturan Diyanet İşleri Başkanı'nın başında şapka vardır. Mazhar Müfit bunu hayretle izlerken Atatürk, otomobilini yavaşlatır ve Mazhar Müfit'e seslenir, yanına çağırır: O'na şöyle der: 'Azizim Mazhar Bey, notlarına bakıyor musun, kaçıncı maddedeyiz?..'
Şaşırdınız değil mi Onca savaştan zaferle çık, devrimleri hayal et ve bunları uygula...
***
Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak isteyenlere...
Atatürk, büyük bir komutan ve büyük bir devlet adamıydı. Eşsiz bir eğitimci ve bilimselliğin öncüsüydü. Yüzlerce kitap okumuş, kültürlü bir insandı. Çocukları çok severdi, severken onların başını okşardı, tokatlamazdı. Büyük bir hayvan sevgisi vardı. Çok iyi at binerdi. Fransızca yazar konuşurdu. İtibar sahibiydi. Çiftçiyi, köylüyü severdi, köylü onun efendisiydi. Ona küfrettirmezdi. Cumhuriyeti kurdu. Bu yönetimi halkına kabul ettirdi. Fabrikalar kurdurdu, onları sattırmadı. Yaptıklarıyla büyüdü, yapmadıklarıyla değil! Aydınlığın, gelişimin öncüsüydü, karanlığın değil! Davranışlarıyla örnekti, aldatmalarıyla değil! Kanmadı, kandırılmadı.
***
30 Ağustos Zafer Bayramı bir destandır. Halkıyla, şehidi, gazisi ile. .
Hiçbir şeyle kıyaslanmayacak kadar asil bir zaferdir.
Kutlu olsun.