DÜNYAYI etkisi altına alan korona virüs yüzünden insanlar panik halinde. Sosyal medyada yapılan paylaşımlar, insanların birbirine ya da diğer ülkelere olan öfkelerini yorum ve gönderiler yoluyla iletmesinden bunu görmek mümkün. Yetkililer vatandaşları gerekmedikçe evden çıkmaması konusunda uyarıyor. Sürekli olarak haberleri takip eden ve panik halinde olan vatandaşın neler yapması gerektiğini anlatan Ruh Hastalıkları ve Sağlığı Uzmanı Psikiyatrist Profesör Doktor Taha Karaman, insanların korku ile yaşamayı öğrenmesi gerektiğini belirtti. İnsanların boş zamanlarını haber takibi yapıp daha çok strese girmek yerine çevresindeki insanlara vakit ayırmasının faydası olacağını anlatan Karaman, 'Kısır döngüyü kırmanın yolu kendine ve çevrendeki insanlara vakit ayırmaktan geçer. Kendi olanaklarını geliştirebilir, hobilerini ortaya çıkarabilirler' şeklinde konuştu.

'YÖNETİCİLERİ DİNLEYİN'

Doktor Karaman korona virüsüne karşı alınacak tedbirler kapmasında yapılması gerekilen şeylere dikkat çekerek, 'Yapılacak ilk şey yöneticilerin açıklamalarına kulak asmak. Bu konuda aktif olarak açıklama yapan Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Tabipler Birliği (TTB) var. Bu tür 2 otoritenin açıklamalarına dikkat etmek gerekiyor. Kişiler sıralanan önlemlere uymak birinci kural. Yaşanan olaylar korku, sıkıntı kaynağı doğru. Korku sıkıntının her zaman zararı olmaz. Bununla birlikte yaşamayı öğrenmesi lazım insanın. Ne kadar sıkıntılı da olsa biz kurallara uyduktan sonra yapabilecek bir şey yok. En azından kendi açımızdan önlem alabilmek önemli bir şey. Bunu yaptığımız zaman da büyük ihtimalle sorun ortadan kalkar' ifadelerine yer verdi.

'ABARTMAYIN'

Toplum açısından sorunun büyük olduğunu belirten Karaman, 'İnsanlar evden çıkmamak zorunda kalabilir. Başka da bir seçeneğimiz yok zaten şu anda. Bu dönemde özellikle bu sıkıntı ile yaşamak zorundayız. Kendimizi buna alıştırmamız ve kriz yönetimi yapmamız gerek. Sosyal medyada insanların işi çok abarttığını görebiliyoruz. Geçmişte obsesif olan insanlar şimdi abartabiliyor. Ancak o kadar çok haber yayılıyor ki bizim en başta otoritelerin haberlerine güvenmemiz lazım. Sağlık Bakanlığı ya da TBB gibi kurumların açıklamalarına kulak asmalıyız. TBB özellikle söylüyorum çünkü TBB bağımsız bir organ. Daha güvenilir bilgi almak istiyorsa vatandaş bilgiyi kaynağından almalı. Çünkü o kadar çok doğru ya da yanlış haber yayılıyor ki bu da insanı paniğe itiyor. Sorun ciddi ama bu ciddi sorun içerisinde uyarılara nasıl dikkat ettiğimiz de önemli. Bazı şeyleri abartmamamız, panik yapmamamız gerekiyor' şeklinde konuştu.

BAŞKA ŞEYLERE YÖNELİN

Kişinin panik olması durumunda yapılması gerekilenlere dikkat çeken Karaman, 'Kişi panik yaptığı zaman durumu bir parça kabullenmek zorunda. En başta kendine güvenmek zorunda ve önlem almak zorunda. Başka bir seçeneği de yok bunun. Genel anlamda kendisi ve çevresi ile zaman geçirme durumu yaratması da önemli. İnsanlara evden çıkmaması çağrısı yapılıyorsa eğer evde o zamanı değerlendirecek olanaklar yaratması gerekir. Kitap okumak, yanındaki insanla sohbet etmek gibi. Sadece sosyal medya ile uğraşarak bu dönem atlatılmaz. İnsanlar en azından bir arada bir şeyler okumanın, konuşmanın gereğini fark edecek. Başka çare de yok cidden. Kişi evdeyse ve hala sosyal medya ile uğraşıyorsa bu kısır döngüyü arttırır. Kısır döngüyü kırmanın yolu kendine ve çevrendeki insanlara vakit ayırmaktan geçer. Kendi olanaklarını geliştirebilir, hobilerini ortaya çıkarabilirler. Bu tür olanakları artık yeniden keşfetmek zorundayız. Bu zorunluluğu en azından keyifli hale getirebilirsinz. Yoksa kısır döngü giderek artar' dedi.

'TEDBİRİ BIRAKMAYIN'

Yoğun huzursuzluk yaşamadıktan sonra hastanelere gidilmemesi gerektiğine vurgu yapan Karaman, 'Şikayetimiz çok ciddiye aldığımız bir şey değilse doktora gidilmez. İnsanlar zaten dışarı çıkmaya korkuyor ama bu korkunun altında da ezilmemek gerekiyor. Kendimizi rahatlatırsak stresi de azaltırız. Kendinizle ve çevrenizle ilgilenmeyip sadece haber takibi yaparsanız o zaman kısır döngünün içerisinden çıkması mümkün olmaz. Başı belada demektir. Ne olursa olsun tedbiri elden bırakmamak gerekiyor. Herkes kendisi ve çevresinden yükümlü' sözlerini aktardı.
Özel/Dilan ERAY