Güneşin altında parlayan Alanya'nın tarihini keşfe çıktığınızda, rengarenk tarih dokusunda, Andızlı Camii'nin sükunetle duran minaresi ve andız ağacının hemen yanındaki hikayesi sizi bekliyor.

EMİR BEDRÜDDİN'İN İMZASI

Andızlı Camii, zamanın hükmü altında Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde, 1277 yılında Emir Bedrüddin'in göz alıcı bir tasarımı olarak Tophane Mahallesi'nde gururla yükseldi. Alanya'nın topraklarını süsleyen bu muazzam yapı, adını hemen yanındaki andız ağacından almış, doğanın ve tarihin iç içe geçtiği bir mekan haline gelmişti.

197673984

MİNARENİN ASALETİ

Minare, kesme taşların zarif bir dansıyla yükselirken hikayenin bir başka güzellik noktası olarak karşımıza çıkıyor. Yüksek olmayan minaresi, mimarinin sadeliği içinde derin bir tarih saklıyor. Minber ise Selçuklu tahta oymacılığının en güzel örneklerinden birini sergileyerek zamanın ustalarının sanatının izlerini taşıyor.

GEÇMİŞİN YANKILARI: KİTABELER VE ONARIMLAR

Yapının avlu, giriş kapısı, üç kitabe ve minaresinin bir bölümü, zamanın yıpratıcı elinden kurtularak günümüze ulaşmış. 1725 yılına ait onarım kitabesi, bu muazzam eserin yaşadığı geçmişin yankılarını taşıyor. Onarımlarla güçlenen Andızlı Camii, Selçuklu döneminin özgün mimari özelliklerini koruyarak zamanın hükümranlığına meydan okumuş.

58246038 O Y X In Kf4 Jj2 Kt H14 R Yn I De Myj J M7Fbxp Yf D W Pp Nt H U

SELÇUKLU SARNICI VE ARAP KUYUSU

Yapının önünde, kısmen son cemaat yerinin altında yatan büyük bir Selçuklu sarnıcı ve yol aşağısında Arap Kuyusu adını taşıyan eski bir kuyu bulunuyor. Bu gizemli derinlikler, Alanya'nın geçmişini bir arkeolog gibi kazmaya çağırıyor, adeta zamanın derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarıyor.

Caminin taşıdığı tarih, Kızılkule'nin gölgesinde başlıyor ve aşağı kapı yoluyla Andızlı Cami'ne doğru devam ediyor.  Andızlı Camii, Alanya'nın kalbinde, geçmişle buluşan bir çağrı olarak duruyor, ziyaretçilerini tarih ve estetikle büyülüyor.

Muhabir: ERENDİZ ÖZKURT/ÖZEL HABER