Cumhuriyet'in 10'uncu yıldönümünde harman yerinde çıkan yangında yok olan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, önce yeniden yapımına ilişkin yazılı emri, ardından da kendi cebinden bin lira vererek destek sağladığı Antalya'daki "Cumbalı" ve "Düğmeli evler" tarihi yansıtıyor.
“Yangında 470 kişi evsiz kalmıştı”
Antalya Valiliği Koruma ve Restorasyon Uzmanı Kültür Varlıkları Birim Yetkilisi Cemil Karabayram, "Başbakanlık Cumhuriyet Arşivleri'ne göre; 1933 yılında Cumhuriyet'in 10. yıl kutlamalarında, o dönemde nahiye olan Antalya'nın Akseki ilçesi Cevizli Mahallesi'nde Hasan Onbaşı oğlu Durmuş'un hanesinde yangın çıktı. Evlerin, çok sık ve üzerlerinin tahta kaplı olması ve şiddetli rüzgar nedeniyle 105 ev, 60 samanlık, 3 dükkan, 3 köy odası bir cami yanarken 470 kişi evsiz kaldı. Yangının ardından Atatürk'ün emriyle 2 yıl içinde tamamlanan 105 evden geriye bugün tescilli 59 düğmeli ev kaldı" dedi.
Türkiye'de ilk şehir imar planı da böylelikle 1933 yılında ülkemizde şehir imar plancısı ve harita mühendisi yokken teknik elemanlar toplanarak Türkiye'de ilk şehir imar planını Cevizli kasabasında uygulamış olduğunu söyleyen Karabayram, “Cevizli'nin tarihin farklı dönemlerine tanıklık eden, Atatürk'ün bizzat kendi eliyle imarını ve ev planlarını çizdiği bir Atatürk kentidir" diye konuştu.
“Kültür Mirası olarak koruma altına alındı”
Eskiden belde olan Cevizli mahallesinde 1933 yılında yapılan 105 evden gelişen süreç içerisinde bazılarının yıprandığını söyleyen Karabayram, "Geriye bugün tescilli 59 ev bulunmaktadır. Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararınca 2002 yılında bu evler kültür mirası sayılarak koruma altına alındı. Cevizli 'de aynı zamanda arkeoloji ve kentsel sit alanı mevcuttur" ifadelerine yer verdi.
“Geleneksel mimariye uyuldu”
1933 yılında çıkan yangından öncede bölgede bulunan evlerin düğmeli evler niteliğinde olduğunu anlatan Karabayram, şunları söyledi: “Antalya ili Akseki ilçesi Cevizli mahallesinde uygulaması yapılan sokak içindeki evlerden geleneksel Akseki evi olarak nitelendirebilecek olanlar yöre mimarisine uygun olarak “Düğmeli ev” olarak adlandırılan ahşap karkas taşıyıcı sistemi arasında taş dolgu duvarlıdır. Taş dolgu duvar arasına dik doğrultuda ahşaplar yerleştirildiği için “Düğmeli” olarak anılırlar. 1933 yılında çıkan yangında zarar gören evlerin yerine yapılırken de yine geleneksel Mimarinin izlerine sadık kalınarak yapıldıkları bilinmektedir. Evler genellikle 2 katlı yapılmışlardır. Giriş katta servis hacimleri olarak kullanılan ahır, samanlık , kiler bulunmaktadır.
Büyüklükleri 100-250 m2 arasında değişiklik göstermektedir. Geleneksel üslupta olan evlerde cumba dikkati çekmektedir. Sokağa doğru öne çıkan evin bu kısımları ahşaptandır. Üst katta bulunan sofada yer alan ocak hem ısınma hem de yemek pişirmek için kullanılmaktadır. Evlerin yapımında kullanılan ağaç genellikle sedir ağacıdır” diye konuştu. Restorasyon Kapsamında Atamızın Emaneti olan Tarihi Yapılarımız Özenle ve Titizlikle ele alınmış Konservasyon ve Bakım uygulama yapılmıştır. Tarihi Atatürk evlerimizin çevresinde Yolları ile alt yapısı ile yeniden ele alınarak uygulama çalışmaları devam etmektedir Atamızın emaneti olan tarihi kültür varlıklarımız tüm güzellikleri ile birlikte korunmaya devam edecektir.
Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy bey bizlere çok destek vermiştir. Valimiz Hulusi Şahin bey bölgedeki çalışmaları yakinen takip etmekte olup Atamızın emaneti korunması ve gelecek nesillere aktarılması için her türlü desteği vermektedir söz konusu çalışmaları Akseki belediyesi ve Valiliğimiz koordinesinde devam etmektedir. 21 Ocakta başlayan 2 etap sokak sağlıklaştırılması ve restorasyon çalışmaları için 15 milyon TL. ödenek ile kapsamında ikinci etap uygulamalarımız halen devam etmektedir. Söz konusu uygulamamız etap etap devam edecektir".