KÜLTÜR - SANAT

Aspendos Köprüsü: Zamanın izinde bir yolculuk

Antik zamanlardan günümüze uzanan bir yolculukta, Aspendos Köprüsü, tarih ve doğa arasında sıkışmış bir zaman kapsülü olarak karşımıza çıkıyor. Antalya-Mersin Karayolu'ndan 900 metre içerideki bu eşsiz yapı, Roma İmparatorluğu'nun ihtişamını ve Selçuklu döneminin zarafetini birleştiriyor. Aspendos Köprüsü, ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa davet ediyor, geçmişi ve doğayı bir arada keşfetmeye…

Bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nun ihtişamını taşıyan Aspendos Antik Kenti, tarihi bir yol ayrımında, gizemini modern dünyaya bırakan Aspendos Köprüsü'ne ev sahipliği yapıyor. Yolun bu bölümünde, köprünün muazzam kemeri gökyüzüne yükseliyor, geçmişin izlerini taşıyan bir tarih kitabı gibi.

ROMA İMPARATORLUĞU VE ASPENDOS
Aspendos Köprüsü, MS 4. yüzyılda, Roma İmparatorluğu'nun göz alıcı mühendislik becerilerinin bir yansıması olarak doğdu. O dönemde Eurymedon Köprüsü adını taşıyan bu muazzam yapı, zamanla depremin acımasız elinde yıkıldı. Ancak tarihin akışı içinde köprünün temelleri, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad'ın liderliğinde yeniden doğdu.

ALAEDDİN KEYKUBAD’IN DOKUNUŞU
Sultan Alaeddin Keykubad, Aspendos'un antik taşlarıyla kendi zamanının mükemmelliğini birleştirdi. Yeniden inşa edilen köprü, doğanın ve tarihin kucaklaştığı bir nokta oldu. Aspendos Antik Şehri'nin eski taşları, bu köprüde geçmişin sessiz anlatılarına karıştı. Her kemer, tarihin bir çizgisi olarak gökyüzüne uzanıyor, geçmişin ve şimdinin kucaklaştığı bir anı yaratıyor.

ZAMANIN İZİNDE BİR KÖY
Aspendos Köprüsü, çevre köylüler tarafından ‘Belkıs’ veya ‘Köprüpazar’ adlarıyla da anılır. Köy, köprü etrafında kurulan pazar ve tarihin izlerini taşıyan eski sokaklarıyla birleşir. Köprüpazar, adeta geçmişle buluşan çağdaş bir zaman kapsülüdür.

KÖPRÜNÜN ALTINDAN GEÇEN KÖPRÜÇAY
Köprünün altından geçen Köprüçay, sakin sularıyla doğanın melodisini çalar. Bu şirin nehir, köprüyle birleşerek zamanın akışına katılır. Köprü üzerinde duran herkes, bu doğal serenadın tadını çıkarabilir. Su, taşları öperek geçer, tarihin izlerini silmez ama ona yeni bir anlam katar.

FOTOĞRAFÇILARIN CENNETİ
Köprü, geçmişiyle barış içinde durur, araç trafiğine kapalıdır. Yakın zamanda restore edilen bu antik yapı, ziyaretçilere tarihin ve doğanın birleşim noktasında huzurlu bir mola sunar. Ziyaretçiler, her kemerin altında yeni bir hikaye bulabilir, tarihi objektiflerine sığdırabilirler.

Aspendos Köprüsü, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nun gururunu taşıdı, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad'ın eliyle yeniden doğdu ve günümüze tarihin izlerini taşıyan bir miras olarak ulaştı. Bu muazzam köprü, zamanın ağırlığını taşıyan bir hikaye. Aspendos Köprüsü'nde, zamanın durduğu ve tarihin sesinin hala duyulduğu birçok an vardır. Haber/Erendiz ÖZKURT