Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Antalya'nın Kundu bölgesinde bakanlığının eğitim tesisinde gerçekleştirilen 'Ceza İnfaz Kurumları 12'nci Yıllık Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Programda Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Zafer Koç, yüksek yargı üyeleri ve yargı mensupları da yer aldı.
Bakan Yılmaz Tunç, konuşmasında, hem 2023 yılını yargı alanında değerlendirdi hem de 2024 planlarıyla ilgili bilgiler verdi. Yargı paketinde yer alan ve hakim savcı adaylığını sona erdiren düzenlemeyle ilgili konuşan Bakan Tunç, yargı mensuplarının artık bir sınavla hakim ve savcı yardımcısı olarak görev alacağını söyledi. İlk sınavın bu hafta sonu gerçekleşeceğini belirten Bakan Tunç, "Artık hakim ve savcı adaylığı müessesesi olmayacak. Hakim, savcı yardımcılığı dönemi başladı. Yürürlük tarih itibarıyla da ilk sınavı bugün ve yarın oluyor. 2 yıl sürmeyecek, 3 yıl sürecek süreç. 1 yıl Adalet Akademisi'nde eğitim alıp, sınavları geçip, sonrasında da 2 yıl boyunca hakim ve savcılarımızın yanında yardımcılık yapacaklar. Yargısal kararlara imza atmayacaklar ama yargının özellikle usta çırak ilişkisi içinde, uzman hakimlerin yanında mesleğe hazırlanmış olacaklar" dedi.
'FAKÜLTEYİ BİTİRENLER DİREKT AVUKATLIK STAJINA BAŞLAYAMAYACAK'
2024 yılında hukuk mesleklerine giriş sınavının da hayata geçirileceğini anlatan Bakan Tunç, şöyle konuştu:
"Hukuk fakültesini bitirenler direkt olarak avukatlık stajına başlayamayacak. Ön elemeden geçecekler. Avukatlık stajı başvurusu için hukuk mesleklerine giriş sınavını kazanmaları lazım. Yine hakim ve savcı olmaları için de aynı sınavı kazanmaları gerekecek. Meslek öncesi, kürsüye çıkmadan daha donanımlı hazırlanmış olmalarını sağlayacağız."
'392 CEZA İNFAZ KURUMU KAPATILDI'
Ceza infaz sisteminin amacının yalnızca suçluları cezalandırmak olmadığını, temel hak ve özgürlüklerini ihlal etmeden suçluları topluma kazandırmak olduğunu da anlatan Bakan Tunç, "Avrupa'nın en çağdaş ceza mevzuatına sahibiz. Fiziki şartları uygun olmayan cezaevlerini kapattık. Bu kapsamda 2002 yılından bu yana 392 ceza infaz kurumunu kapattık. Bundan sonra da cezaevlerimizdeki şartları iyileştirmeye devam edeceğiz. 2002 yılında 77 olan psikososyal servis uzmanı sayısını 3 bin 215'e çıkardık" dedi.
Bakan Tunç, mahkumların haklarını koruyan çalışmalara imza atmaya devam ettiklerini belirterek, personel eğitimlerine de önem verdiklerini söyledi.
'2023 YILINDA 2 BİN 505 KİŞİ CEZAEVİNDE OKURYAZAR OLDU'
Hükümlülerin ceza sürecini tamamlamasının ardından hayata kısa sürede adapte olması için mesleki eğitimlere de önem verdiklerini belirten Bakan Tunç, "Kurslar düzenliyoruz. 2023 yılı içerisinde daha önce hiç okula gitmemiş veya ara vermiş 2 bin 505 kişi ceza infaz kurumuna girdikten sonra okuryazar oldu. 8 bin 858 ortaokula giden hükümlü ve tutuklu var. 40 bin 649 hükümlü ve tutuklu lise eğitimi, 10 bin 377'si ise lisans eğitimi görüyor. Doktora ve yüksek lisans eğitimi görenler de var. Cezaevleri 60 bin insanın eğitim gördüğü birer okul gibi çalışıyor" dedi.
40 mesleki eğitim merkezinin, hükümlü ve tutuklulara mesleki eğitim de verdiğini belirten Tunç, "Cezaevine girerken mesleği olmayan bir hükümlü, cezaevinden çıkarken meslek sahibi olarak toplum içine karışacak ve bundan sonra suç işlemesi önlenmiş olacak" diye konuştu.
'HERHALDE MEMNUNİYETTEN DOLAYI HOMURDANMA OLDU'
Bakan Tunç, cezaevlerinde tutuklu ya da hükümlülerin yaşayacakları sorunu, arada herhangi bir personel ya da filtre sistemi olmadan direkt olarak bakanlığa sistem üzerinden ulaşıp bildireceği uygulamanın, Adalet Bakanlığı'nın kendine olan güveninin ne kadar yüksek olduğunu göstereceğini ifade etti. Tunç, ceza infaz personelinin kendi arasında konuşması üzerine, "Dünyada eşi olmayan önemli bir güvence sağlayacaktır. Bu uygulamayı açıklayınca biraz herhalde memnuniyetten dolayı bir homurdanma oldu. Hiçbir aracı olmadan hükümlümüz direkt olarak şikayetini bakanlığa iletebilecektir. Tabii bildirilen şikayetler incelenip mutlaka geri dönerek soruşturulacaktır" dedi.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım da konuşmasında, "Tutuklu ve hükümlülerin cezaevinde geçirdikleri süreyi kayıp zaman olmaktan çıkarıp, hayata tutunmalarını sağlamak en temel hedefimizdir. Hükümlü ve tutuklularımızın iyileştirilmesi sürecinde insan hakları alanında da yüksek duyarlılık geliştirmek, insanı eksene alan politikaları cezaevlerine yansıtmak, donanımlı personeli yetiştirmek en temel hedefimizdir" diye konuştu.
Sürdürülen faaliyetlerin uluslararası standartlarda olduğunu da kaydeden Yıldırım, uluslararası alanda ödüller aldıklarını söyledi.
