KÜLTÜR - SANAT

Biga’nın ismi nereden geliyor?

Çanakkale’nin bulunduğu yarım adaya adını veren ilçesi Biga’nın adının nereden geldiğini biliyor musunuz? Tarihi ve doğal güzellikleriyle de göz kamaştıran ilçeye dair pek çok insanın merak ettiği konuyu sizler için araştırdık. İşte detaylar…

Çanakkale’nin önemli ilçelerinden biri olan Biga, tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşıyan köklü geçmişiyle dikkat çekiyor. Antik Troas bölgesinde yer alan ilçe, binlerce yıl öncesine uzanan bir tarihi dokuyu günümüze taşıyor. Bölgenin en dikkat çeken noktalarından biri olan Parion Antik Kenti, M.Ö. 709 yılında Miletoslu kolonistler tarafından kuruldu. Roma döneminde önemli bir liman kenti haline gelen Parion, ticaret yollarının kesişim noktasında bulunması nedeniyle stratejik bir konuma sahipti.

Roma İmparatorluğu'nun ikiye bölünmesinin ardından Bizans egemenliği altına giren Biga ve çevresi, bu dönemde hem dini hem de ticari bir merkez olarak gelişti. Bölgenin Osmanlı topraklarına katılması ise 14. yüzyılda gerçekleşti. Osmanlı döneminde Anadolu ve Rumeli arasındaki stratejik geçiş noktalarından biri olarak büyük önem kazanan Biga, bu süreçte sosyal ve ekonomik açıdan da gelişim gösterdi. Özellikle Osmanlı mimarisine ait han, cami ve köprü gibi yapılar, bölgenin tarihî kimliğini günümüzde de yaşatıyor.
Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte Çanakkale iline bağlı bir ilçe olarak konumlanan Biga, ekonomik açıdan tarım ve hayvancılıkla ön plana çıktı. Bunun yanı sıra doğal güzellikleri, termal kaynakları ve tarihi yapılarıyla hem yerli hem de yabancı ziyaretçilerin ilgisini çeken bir merkez haline geldi. Tarihî mirasını koruyarak modernleşen Biga, bugün de geçmişten gelen zenginlikleriyle göz dolduruyor. Antik çağlardan Osmanlı’ya, Bizans’tan Cumhuriyet dönemine kadar her dönemde önemli bir yerleşim merkezi olan ilçe, kültürel birikimi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor.

PEKİ, BİGA’NIN İSMİ NEREDEN GELİYOR?
Tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Biga, adının kökenine dair hikayelerle dikkat çekiyor. Yunanca 'kaynak' veya 'pınar' anlamına gelen Pega kelimesinden türediği düşünülen Biga, mitolojik anlatılarda önemli bir yer tutuyor. Pega kelimesi, Yunan mitolojisinde kanatlı at Pegasos’un ismiyle ilişkilendirilirken bu efsanevi varlık sanatçıların hayal gücünü ve ozanların ilhamını simgeliyor.

Efsaneye göre, Pegasos’un hikayesi kahraman Bellorophon’un onu evcilleştirmesiyle başlıyor. Bellorophon, Pegasos’un yardımıyla birçok zafer kazanıyor. Ancak tanrıların dağına yükselmeye çalıştığında, Pegasos bir at sineği tarafından ısırılıyor ve kahramanını sırtından atarak bu macerayı sonlandırıyor. İlginç bir şekilde, bu eski Yunan hikayesi, Biga’da anlatılan Balıkkaya efsanesiyle benzerlik taşıyor ve bölgenin mitolojik etkilerle zenginleşen kültürel yapısını gözler önüne seriyor. Öte yandan, Evliya Çelebi’nin aktardıklarına göre Biga, fethi sırasında liderlik eden Bayboğa’nın adına atfen bir dönem 'Boğa Şehri' olarak anılmış. Eski Milli Eğitim Bakanlarından Hasan Ali Yücel ise 19. yüzyıl başlarında Biga’nın 'Boğa' ismiyle anıldığını belirtiyor. Yücel, bu isimlendirmeyi bölgenin meşhur boğalarına bağlarken Kocabaş Çayı’nın oluşturduğu dar geçidin ise Biga’ya 'boğaz şehri' unvanını kazandırdığını ifade ediyor.