KÜLTÜR - SANAT

Demre’nin eşsiz müzeleri

Tarihi dokusuyla büyüleyen Demre ilçesinin meşhur müzelerini ziyaret ettiniz mi?

LİKYA’NIN 6 büyük önemli şehrinden biri olan Demre, M.Ö. 3 yüzyıla kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olup o dönemde Myra yani ‘Yüce Ana Tanrıçasının yeri’ olarak adlandırılmıştır. Demre, Türkiye tarihinde önemli yere sahip olan Likya şehirlerinden biridir. Geçmiş olarak tarihi çok eskilere dayanan şehir, Roma dönemindeyse Myra olarak bilinmektedir. Demre, o dönemlerde liman şeklinde kullanılmasından dolayı önemli bir yerleşim yeri olarak kullanılmıştır. Bu yüzden gelişmiş ve zenginleşmiştir. Likya döneminden pek çok eseri bünyesinde barındıran bu yer, farklı büyüklüklerdeki kiliselere, anıt ve tiyatrolara ev sahipliği yapmaktadır. Tarihi açıdan zengin olan bu ilçe aynı zamanda topraklarında 2 değerli müze bulundurmaktadır. Yazımızda bu müzeleri sizler için araştırıp derledik. İşte tüm detaylarıyla o müzeler…

1-           Likya Uygarlıkları Müzesi

Antalya ile Fethiye körfezleri arasında Akdeniz’e uzanan bugünün Teke Yarımadası, antik coğrafyada Likya bölgesi olarak adlandırılmaktadır. Demre bu bölgede yer almaktadır. Andriake Ören Yeri'ndeki M.S. 129 yılında granarium (tahıl ambarı) olarak inşa edilen bina, Likya Uygarlıklar Müzesi’ne dönüştürülerek 2016 yılında hizmete açıldı. Müzede yöresel gelenekleri ve kendine özgü mezar mimarileri ile zengin Likya Uygarlığı’ndan günümüze ulaşmış arkeolojik eserler, interaktif sunumlarla destekli olarak konularına göre sergilenmektedir. 

Likya Uygarlık Müzesi adıyla ziyaretçilerini ağırlayan müzede, birliğin önemli kentlerinden Patara, Myra, Xahthos, Tlos, Olympos gibi antik kentlerindeki kazılarla keşfedilmiş 1476 eser sergileniyor. Tarihteki ilk demokratik uygulamaların hayata geçirildiği 'Işıklar Ülkesi' olarak da bilinen Likya Birliği hakkında bilgi veren 1476 eserin bulunduğu Likya Uygarlıklar Müzesi, ziyaretçilerini tarih içerisinde büyüleyici bir yolculuğa çıkartıyor.Müze, Likya’da yaşayanların dini inançları, ekonomik ve sosyal durumları hakkında önemli bilgiler paylaşıyor. Likya, Roma ve Bizans dönemlerini kapsayan eserler arasında mutfak eşyaları, altın takılar, mermer heykeller, kaplar, gözyaşı kutuları, ikonlar, Aziz Nikolaos Kilisesi’nin çanı, toprak ve cam eşyalar yer alıyor. Tarihi açıdan büyük öneme sahip olan bu müzenin mutlaka ziyaret edilmesi gerekiyor.

2-           Aziz (St.) Nikolaos Anıt Müzesi

Dünyada Noel Baba olarak tanınan Aziz Nikolas, Lykia bölgesinin önemli kentlerinden biri olan Patara'da doğmuş ve Myra'da (Demre) yaşamıştır. Aziz Nikolaos, Myra'da piskoposluk yapmıştır. Aziz Nikolaos'ın saygın dini kişiliği öldükten sonra aziz mertebesine ulaşmasını sağlamıştır. Fakirlerin kurtarıcısı, denizcilerin ve öğrencilerin koruyucusu olduğuna inanılan Aziz Nikolas için öldükten sonra Myra'lılar onun adına bir kilise inşa ederek içindeki lahite koydular.

Ve onun için bir kilise inşa ettiler. Kilisesi’nin ilk yapı dönemi, kesin olarak bilinmemekle birlikte tarihi ve mimari verilere dayanarak 6. yüzyılda yapılmış bazilika olduğu kabul edilir. 8. yüzyılda ya bir deprem sonucu ya da güneyden gelen saldırılar sonucunda ilk yapının hasar görmesinin ardından kilise, 9. veya 10. yüzyılda kubbeli bazilika planında yeniden inşa edilir. Bu dönemden sonra Aziz Nikolaos Kilisesi pek çok onarım ve ek yapı dönemi geçirmiştir.

11. yüzyılda iç narteks duvar resimleriyle donatılmıştır. Bu resimler, Bizans resim sanatı gelişiminde dönemin üslup özelliklerini yansıtan önemli ‘konsil’ (imparator ve piskoposların katılımıyla dini kararların alındığı dinsel toplantı) sahnelerini içermektedir. Kilise günümüzde anıt müzesi olarak ziyaretçilerini karşılamaktadır. Aziz Nikolas ve Demre’de bulunan Anıt Müzesi, Türkiye’de büyük öneme sahip olmakla birlikte aynı zamanda Hristiyan dünyası için de büyük öneme sahiptir. Bu yüzden Aziz (St.) Nikolaos Anıt Müzesi, her sene milyonlarca yerli ve yabancı turistin akınına uğramaktadır. Burası müze tutkunlarının mutlaka uğraması gereken noktalardan bir tanesidir. HABER/BUSE ER