Türkiye’nin turizm sektörü, ülke ekonomisi için büyük bir öneme sahip olmasına rağmen sektör çalışanlarının refahı ve sosyal hakları konusunda ciddi sorunlar bulunduğunu ifade eden Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ümit Akduman, Antalya Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'e konuştu. Akduman, “Turizm geleceği için başta çalışanlar olmak üzere yeni ve bu sektöre özel bir çalışma kanunu düzenlenmelidir. Güvencesiz ve sezonluk çalışanlarla nitelikli bir sektör oluşturamazsınız” dedi.
4 DİLE ASGARİ ÜCRET
Akduman’a göre, turizm sektöründe nitelikli işgücünü çekmek ve elde tutmak için çalışanların refahını yükseltmek şart. Çalışanların dil bilme gibi özelliklerini dikkate alarak daha adil ücretler sunulması gerektiğini vurgulayan Akduman, “Kendini yetiştirmiş ve bu alandan mezun olup üstelik 4 dil bilen birine de asgari ücret teklif edilmemelidir. Turizm sektöründe bu çok sık karşılaştığımız bir durum. Bunu görenlerde direkt kaçıyorlar. Kalanların büyük bölümü ise yine belli mecburiyetler sonucu olduğunu görüyoruz. Geçtiğimiz yıla göre Antalya’da yatak sayısı arttı ama çalışan sayısı düştü. Bu artık daha fazla işe, daha az eleman demektir. Turizm çalışanı Avrupa’da meslektaşlarından daha fazla çalışma saati, çalışma koşulları, barınma, izin günlerinde nitelikli zaman geçirebileceği sosyal tesisler ve benzeri haklardan yoksun ve zorlu şartlarda çalışıyor. Tüm bunlara rağmen yine de Avrupa’daki meslektaşından kat ve kat daha az ücret kazanıyor. Turizmde niteliği yükseltip gelirleri artırmak istiyorsak, bu alanda çalışacak elemanlarımızın da refahını yükseltmek son derece önemlidir” dedi.
GÖZDEN GEÇİRİLMELİ
Türkiye’nin 83 milyon vatandaşı ve ekonomisi için kritik bir sektör olan turizmin, sadece iş adamlarının elinde olmaması gerektiğini belirten Akduman ayrıca her şey dâhil sistemine de değindi. Özellikle Antalya’da yaygın olarak kullanılan bu sistemin turizmi olumsuz etkilediğini ifade eden Akduman, “Avrupa’da ilk denendiği zaman sadece bir sezon kullanıldı. İkinci sezonda birkaç otel tarafından denendikten sonra ise bu sistemden tamamen vazgeçildi. Türkiye’de ise bu sistemin ısrarla devam ettiriliyor. Bu sistemin turizmi olumsuz etkiliyor. Sektörün sürdürülebilirliği ve kalitesinin artırılması için sektör koşullarının gözden geçirilmesi gerekliliği öne çıkıyor” diye konuştu.
