Haziran'daki yüzde 38'lik zammın ardından, elektrik faturalarına bir 'gizli' zam söz konusu olabilir. Son dönemde kulislerde, elektrikte uygulanan sübvansiyonların yüksek tüketim yapan mesken abonelerinden kaldırılacağına dair iddialar vardı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, bu iddiaları doğruladı. Bayraktar, 2025'in Şubat ayından itibaren, aylık 417 kilovatsaatten fazla elektrik tüketen mesken abonelerinin, elektriğin 'gerçek' maliyetini ödemeye başlayacaklarını açıkladı. Bu tarihten sonra, elektrik faturalarındaki artıştan yüksek tüketim grubu olarak tanımlanan 1.2 milyon abonenin etkileneceği ifade edildi.
LİMİT KOLAYCA AŞILABİLİR
Türkiye’nin en büyük özel elektrik şirketlerinden birinin internet sitesinde yer alan verilere göre, evdeki temel eşyaları asgari düzeyde kullanarak bile aylık 417 kilovatsaatlik sınırın aşılması mümkün. Yapılan hesaplamaya göre, buzdolabının fişi hiç çekmeyen, günde 5 saat televizyon izleyen, haftada 4 kez çamaşır makinesi çalıştıran, bir kez ev süpüren ve 2 kez ütü yapan ortalama bir hane, Şubat 2025’ten itibaren yüksek tüketim nedeniyle zamlı elektrik faturası ödeyebilir. Hesaplamada, hanenin 5 ay boyunca her gün 6 saat kalorifer yaktığı, 5 saat LED, 5 saat ise klasik ampül kullandığı, 3 ay boyunca günde 2 saat klima açtığı, haftada bir kez fırın kullandığı ve haftada 2 kez çamaşır kurutma makinesi çalıştırdığı gibi veriler dikkate alındı. Ayrıca tost makinesi, kettle gibi bazı ev aletlerinin de tüketimi artırdığı belirtiliyor ve tüm bu unsurlar göz önünde bulundurulduğunda, hanenin toplam aylık tüketimi 420 kilovatsaate kadar çıkabiliyor. Ancak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) bu konuya ilişkin henüz resmi bir düzenleme yayınlamış değil.
IMF DÜZENLEME ÖNERİSİ YAPMIŞTI
Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye’ye ilişkin yayımladığı raporda, enerji sübvansiyonlarında reform yapılması gerektiğini tavsiye etmişti. Bu öneriye karşılık olarak, Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, yüksek elektrik tüketimi yapan mesken abonelerinin elektrik faturalarının ticarethane grubuna dahil edileceğini açıkladı. Bayraktar, bu değişikliğe toplumdan gelen taleplerin etkili olduğunu belirterek, “Makam şoförünün sağ arka koltuğunda oturan ile makam arabasını kullanan kişiye aynı desteğin olmasını doğru bulmuyoruz” şeklinde bir açıklama yaptı. Bu ifade, düşük ve yüksek tüketim arasındaki farkın daha adil bir şekilde yansıtılması gerektiği yönündeki yaklaşımını ortaya koyuyor.