Antalya Tabip Odası Başkanı Dr. Hüseyin Can Ertürk, sağlık alanındaki sorunlara dikkat çekerek, Türkiye Cumhuriyeti'nin sağlık sistemindeki dönüşümün olumsuz etkilerini vurguladı. Dr. Ertürk, “Kurtuluş Savaşımız sonrası kurulan Türkiye Cumhuriyeti her alanda olduğu gibi sağlık alanında da büyük atılımlar gerçekleştirmiştir. Ancak 1982 Anayasası ile sağlık hizmeti asli görev olmaktan çıkarılarak, devlet düzenleyici bir role büründürülmüştür. Sağlıkta Dönüşüm Programı sonrasında ise sağlık, ticari bir alana dönüşmüş, hastalar müşteri olarak görülmeye başlanmıştır” dedi.
HEKİMLERİN KARŞILAŞTIĞI ZORLUKLAR
Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının karşılaştığı şiddet olaylarının arttığına da dikkat çeken Ertürk şu ifadelere yer verdi; “Türk milletinin içerisinden çıkan hekimlere yapılan saldırılar, neredeyse kanıksanmış bir hale gelmiştir. Hekimler artık, ‘zarar verme, sonra gerekeni yap’ prensibinden saparak, daha mekanik bir şekilde işlerini yapmaya başlamışlardır. Ayrıca, sağlık hizmetlerinin özelleşmesi ile birlikte hekimler çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır.”
Aile hekimliği sisteminin, devletin yeterli sağlık altyapısı sağlamaması nedeniyle taşeron doktorlara dönüştüğünü belirten Ertürk, “Aile hekimliği, küçük işletmelerin hizmet satan taşeron doktorları haline gelmiştir. Hekimlere yönelik yapılan çeşitli müdahaleler, hasta memnuniyeti puanlamaları ve sözleşme sonlandırma tehditleri, sağlık sisteminin geldiği noktayı gözler önüne sermektedir” dedi.
Hekimlerin yalnızca özlük haklarıyla ilgili değil, aynı zamanda çalışma koşullarının da büyük bir sorun oluşturduğunu söyleyen Ertürk, “Kamu hastanelerinde, üniversite hastanelerinde, özel hastanelerde ve diğer sağlık kuruluşlarında çalışan hekimlerin sorunları çığ gibi büyümüş durumdadır” diye ekledi.
HEKİMLERİN GELECEK UMUDU
Dr. Hüseyin Can Ertürk, sağlık bütçesinin 2025 yılı için bir trilyon 20 milyar lira olarak belirlendiğini, ancak bunun büyük bir kısmının şehir hastanelerine kira olarak gideceğini belirterek, “Emekli hekimlerin durumu ise içler acısı. Aynı okuldan mezun olan hekimler, emekli olduklarında oldukça düşük maaşlar almakta ve çoğu çalışmaya devam etmek zorunda kalmaktadır” ifadelerini kullandı.
Hekimlerin tüm zorluklara rağmen umutsuz olmadığını vurgulayan Ertürk, “Atatürk'ün Türk hekimlerine emanet ettiği bu kutsal görevi yerine getirme kararlılığımızı koruyoruz. Bayram yerine sorunları gündeme getirmek durumunda kaldık, ancak umutsuz değiliz, geleceğimizin aydınlık olduğuna inanıyoruz” dedi.
EMEKLİ HEKİMLER: YETERLİ ÜCRET İSTİYORUZ
Antalya Tabip Odası Emekli Hekimler Komisyonu adına konuşan Dr. Hilmi Uysal, emekli hekimlerin yaşadığı zorluklara dikkat çekti. Dr. Uysal, “Emekli hekimler, özellikle yaş haddinden emekli olanlar, yoksulluk sınırının altında maaş almak zorunda kalıyor. Emekli maaşlarının hesaplanmasındaki karmaşık sistem, bu gerçeği gizleyememektedir” dedi.
Emekli hekimlerin, devlet hastanelerinde çalışırken aldıkları maaşların çok altında emekli maaşı aldığını belirten Uysal, “Çalışırken aldığımız ücretin maaş olarak tanımlanmasını, emekli maaşlarımızın çalışırken aldığımız ücret üzerinden hesaplanmasını talep ediyoruz. Ayrıca, ek iş yapmak zorunda kalan hekimlerin emekli maaşlarından kesinti yapılmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Emekli hekimlerin de diğer vatandaşlarla aynı kaderi paylaştığını belirten Uysal, “Bizler de emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Emekli olduktan sonra, çalışırken aldığımız maaşla asla kıyaslanamayacak düşük emekli maaşlarıyla yaşamaya devam etmek zorundayız” dedi.