Uzun süredir kontrolsüzce artan enflasyon iğneden ipliğe her emtiaya ciddi oranda zamla yansımaya devam ediyor. Artan enflasyon ile birlikte sabit gelirlinin alım gücü adeta yerle bir olurken, insanlar eğlenmek ve keyifli vakit geçirebilmek için ancak yakınlarında bulunan kafe, restoran gibi mekanlara gidebiliyor. Ancak enflasyon canavarı oralarda da vatandaşın peşini bırakmıyor...
Özellikle gıda enflasyonundaki artışta Dünya’nın açık ara önünde bulunan Türkiye’de bir restoran veya kafeye gitmek tabiri caizse bir servet gerektiriyor. Ancak bu durumdan işletmeciler de memnun gözükmüyor. Zira, enflasyon canavarı işletmecilerin de karını alıyor. Herhangi bir restoranda geçtiğimiz yıllara göre çok daha yüksek çıkan bir yemek faturası, o yemeği yapan restoranın sahibinin cebine de geçtiğimiz yıllara göre daha az para sokuyor.
Artan enflasyon sebebiyle artan fiyatlara bir tepki de Antalyalı Restoran İşletmecisi Erdal Atılgan’dan geldi. Atılgan işletmelerin pahalı olduğunu kabul ederken sebebin kesinlikle işletme sahipleri olmadığına vurgu yaptı.
PAHALI OLDUĞUNU BİLİYORUZ
Erdal Atılgan, “Restoran ve lokanta gibi işletmelerin pahalı olduğunu biliyor, bunu kabul ediyoruz. Biz de bundan rahatsızız. Çünkü fiyat artışlarının sebebi kesinlikle biz işletmeciler değiliz. Kira, elektrik gibi temel ihtiyaçlar için ödenen paralar kat be kat artınca bizim elimizden ne gelir? Biz de mecburen fiyatlara yansıtmak zorunda kalıyoruz. Bunu istemiyoruz, mecbur kalıyoruz’ diye konuştu.
SEBEBİ BİZ DEĞİLİZ
Çeşitli kalemlerdeki devasa maliyet artışlarına vurgu yapan Atılgan, “ Elektrik giderimiz geçtiğimiz yıl 30-40 bin TL bandında gelirken bu sene 250 bin TL oldu. Kira fiyatları herkesin malumu. Asgari ücret geçen yıldan bu yana ne kadar arttı? Üstelik asgari ücretle çalışan personel de kalmadı. Hepsine asgari ücretin birkaç katını veriyoruz. Mutfak masrafları deseniz anormal şekilde arttı. Bu çerçevede biz nasıl zam yapmayalım? Bu işletmeler de bizim ekmek teknemiz. Önümüzdeki yılda bu işletmenin ayakta kalabilmesi için, sürdürülebilirlik için, istemeye istemeye zam yapıyoruz” dedi.
DEVLETE VE PERSONELE ÇALIŞIYORUZ
Vergi konusuna da değinen Erdal Atılgan, “ Vergiler zaten herkesin malumu. Vergi konusu sadece işletmecileri değil, toplumun her kesimini vuran bir mevhum. Bu noktada vatandaşlar hemfikirdir, vergilerin ne kadar arttığını, her vergi mesulü birey fark ediyordur. Bunun yanında asgari ücretin artış oranına bakıldığı zaman, biz işlemeciler tabiri caizse personele ve devlete çalışıyoruz. Şu andaki durum bunu gösteriyor’ ifadelerini kullandı.
YURT DIŞINDA NEDEN FİYATLAR DAHA UCUZ?
Yurt dışındaki restoran, kafe gibi işletmelerin Türkiye’dekilerden daha ucuz olduğunu söyleyen Erdal Atılgan, “Evet yurt dışındaki işletmeler daha ucuz. Yunanistan’daki bir işletmedeki fiyatlar Türkiye’deki bir işletmeden daha uygun. Bunu görüyoruz. Ama nedenini sorgulamak lazım? Mesela, oradaki bir işletme müşteriye verdiği suyun maliyetini öderken aylık kazancının belki de binde biri olarak veriyor. Biz de nasıl durum? Buraları düşünmek lazım” diye konuştu.
İNSANLAR BÜYÜK RESMİ GÖRMELİLER
“Durup dururken hiçbir işletmeci mal veya hizmet fiyatlarına zam yapmaz” diyen Erdal Atılgan, “ Hiçbir işletmeci sebepsiz yere zam yapmaz. Çünkü zam işletmecinin zararınadır. Zamlardan biz de rahatsızız. Ancak anlatıklarım neticesinde insanların büyük resmi, esas resmi görmesi lazım. Fiyatlar yüksek evet ama suçlu biz değiliz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
