1968 yılında dönemin başbakanı Süleyman Demirel’in yaptığı açılışla eğitime başlayan İzmir’in Yeşilyurt semtindeki Eşrefpaşa Lisesi'nin ilk girişlileri ve ilk mezunlarının kurduğu 70/80 kişilik bir WhatsApp gurubumuz var. Bu arkadaşlar her ayın ilk Pazartesi günü İzmir'de bir restoranda buluşur. Benim Antalya'dan her ay bu toplantılara katılmam olası değil. Temmuz/Ağustos gibi İzmir/Çeşme'ye gittiğimde katılırım bu toplantılara. Yaşlarımız 70'i aştı. Bu buluşmalar, okulun ilk öğrencilerinden Hüseyin Barutçu arkadaşımızın Baki Çallıoğlu'nun İzmir için bestelediği Uşşak makamındaki şarkısının sözlerini okuyarak başlar. Bu bir gelenektir.
'İzmir'in havası suyu da başka.
Adamı düşürür yeni bir aşka.
Âşıklar yuvası Karşıyaka'sı
Cebinde bırakmaz rakı parası
*
Geceler kısadır Kordon boyunda
Cennetlik olursun yarin koynunda
Güzelyalılarda kara sevdası
Böyledir İzmir'in suyu havası.
*
Kadifekale’den baktın mı dostum
Manzarayı şöyle çaktın mı dostum
Paşalar paşası Eşrefpaşası
Çal söyle gül oyna göbek havası'
Bu buluşmalarda okul anıları dile getirilir. Aramızdan ayrılan arkadaşlara ilgili anılar hüzünle karışık duygular eşliğinde şiirlere dökülür. Çoğumuzun hastalıklarla mücadele dönemi başlamıştır. Birbirimize moral veririz. Bu sarsılmaz bir dostluktur.
Ata, ana, baba toprağı İzmir'e her gelişimde kendime söz veririm. 16 yıl önce terk ettiğim, işler güçler nedeniyle senede bir kez gidebildiğim İzmir'i bu kez karış karış gezeceğim diye. Bir türlü gerçekleşmez bu isteğim. Gezemesem de açarım arşivimi. Dinçer Sümer'in aşağıdaki şiiri ile gezer dururum İzmir'i.
Doktor bana İzmir yaz...
Doktor ben iyi değilim
Bana iki tertip İzmir yaz
Yüreğim darda bozgundayım
Tütünüm acı tütmekteyim
Çatalkaya'nın dumanı gibi
Bak benzim külbeyaz
Doktor binsem bu gece bir trene
İnerim İzmir'e gün ışırken
Seçerim denize en yakın masayı
Martılara gemilere "günaydın" derim
İskele kahvesinin tavşankanı çay
Ve Yahudi böreğiyle kahvaltı ederim
Sonra kalkar yürürüm keyfimce
Dönerim Gümrük önünden Hisarönü,
Havra Sokağı,
Tilkilik Gezerim dolaşırım aylak avare
Mavi ülkesinde ilk gençliğimin Agora,
Ayavukla, Basmane
Derken sökün eder anılarım
Doktor gör bak nasıl özlemişlerdir beni
Ve nerden duymuşlarsa geldiğimi
Sarışıp koklaşır hasret gideririz
Ah başımın üstünde dönen akça martılar
Geldiğimi anılarıma siz mi müjdelediniz?
Gülme doktor, anıların da canı var
Ve anılar hayatın ziynetleridir
Eski gümüş kemerler elmas küpeler gibi
Aşklarım anılarım ve İzmir
Ya has bir ipek gömlektir benim için
Ya da bir taş plak şimdi
Doktor bana iki tertip İzmir yaz’
‘Anılar hayatın ziynetleridir’ diyor şair.
İzmir’e gidiyorum, anılarıma.
'Dostluk kaybolduğunuz bir ormanda, size yol gösteren ışık gibidir'
Işığınız bol olsun.