ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, Kemer Tekirova Milli Parkı içerisinde bulunan Kleopatra Koyu’nda tartışmalar sürüyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, 2018 tarihinde ihale ile koyu 29 yıllığına kiraya vermişti. Danıştay 6’ncı Dairesi ise 2023 yılında ihaleyi iptal etti. Mimarlar Odası Başkanı Hasan Çerçiler, “Tekirova’da 3, Phaselis’te 6 kere aynı bölge için yapılan ihalelere karşı açtığımız davaların hepsini kazandık” derken bölge sakinlerinden Sami Adaletli ise 2018 yılında açılan ve 2023 yılında karara bağlanan Danıştay kararını işaret ederek, “Danıştay son kararı vererek sahildeki işgale ve ranta da ‘Dur’ demiş oldu” ifadelerini kullandı.
MİLLİ PARK ÖZEL MÜLK OLDU
Kamusal alanda her gün başka bir hak ihlali daha yaşanıyor. Bölge sakinlerinden Ali Bekir ise yaşadığı mağduriyeti anlatarak, “Teknemin motoru bozulduğu için koya yanaşarak, teknemi bağladım. Bu sırada bazı şahıslar yanıma gelerek, bu yerin özel mülk olduğunu ve sahili de kullanamayacağımı söylediler. Sahilleri ücretsiz ve istediğim gibi kullanabileceğimi ve anayasal hakkım olduğunu söyleyince, bu sefer de jandarmayla gelip bölgeden çıkardılar beni. Motorumun arızalı olduğunu ve gece teknemin sürüklenebileceğini söylememe rağmen adeta ölüme terk eder gibi halatımı söküp attılar” dedi. Bekir ayrıca bölgede çalışmaların başladığını ve işaretlemeler de olduğuna dikkat çekerek, sahilde bir çalışma yürütüldüğünü söyledi.
MİLLİ PARKLAR TİCARİ ALAN DEĞİLDİR
Çevre ve Ekoloji Hareketi Avukatlarından (ÇEHAV) Tuncay Koç ise, “Bölgeyi kiracının insiyatifine bırakmak, klasik kıyıların halka kapatılmasına başka bir örnek olarak karşımıza çıkıyor. Milli Parkların ticari bir alan olarak görülmemesi lazım eğer bir ticari alan görülüyorsa da, bu kamu yararına, kıyı kanununa ve Milli Parklar Kanuna aykırıdır” ifadelerini kullandı.
BÖLGE SAKİNLERİ KARŞI
Bölge sakinleri de ihaleye ve yapılaşmaya karşı çıktığını söyleyen Tekirova Sivil Toplum Platformu’ndan Sami Adaletli, 2018 yılında açılan davaya Mimarlar Odası ve Antalya Barosu’nun da dâhil olduğuna dikkat çekerek, “Yalnızca bölge halkı değil meslek odaları da burada yapılması düşünülen yapılara karşı hukuk mücadelesi vererek kent adına ve kamu yararına bir davayı kazandık. Yapılaşmaya karşı Danıştay’ın kararında bölgede ki, kızılçam ormanı ve maki bitki örtüsüne sahip park, flora ve fauna yönünden oldukça zengin konumuna dikkat çekilmişti” şeklinde konuştu.
