Antalya'nın mistik atmosferinde, zamanın izlerini taşıyan antik köprülerden biri olan Soğucaksu Köprüsü, geçmişin sırlarını günümüze taşıyan bir anıt niteliğinde. Perge'ye yolculuk edenlerin merakla göz attığı bu yapı, tarih ve doğanın kucaklaştığı bir noktada, Düdenbaşı'ndan gelen Soğucak Su Deresi üzerinde görkemli bir silüet çiziyor.
KÖPRÜ'NÜN KÖKENİ
Soğucaksu Köprüsü, geçmişin su yollarıyla iç içe geçmiş bir miras olarak varlığını sürdürüyor. Köprünün bir kitabesi bulunmuyor fakat yapılan araştırmalara göre inşa edildiği dönemde, Kataraktes (Düden) Irmağı'nın suyunu Perge'ye taşımak için kullanılan bir su kemerinin parçası olarak hizmet vermiş. Ancak zamanla, Selçuklu döneminde Antalya-Alanya arasındaki önemli bir yol güzergahı üzerindeki işlevi değişerek, köprü haline dönüşmüş. Tarih, yapıların dönüşümünü anlatırken, Soğucaksu Köprüsü de geçmişten günümüze bu büyülü değişimi yansıtıyor.
MİMARİ HARİKA
Soğucaksu Köprüsü, etkileyici mimarisiyle ziyaretçileri büyülüyor her seferinde. Yaklaşık 50 metre uzunluğunda ve 2,5 metre genişliğinde olan köprü, üç kemer gözünden oluşuyor. Günümüzde, yapılan restorasyonlar neticesinde köprünün üst kısmında orijinal özelliklerini kaybetmiş olsa da, kemer gözleri hala geçmişin ihtişamını yansıtıyor.
RESTORASYON VE KORUMA ÇALIŞMALARI
2018 yılında gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları, köprünün ayakta kalan tarihi dokusunu koruma adına önemli bir adım oldu. Zamanın yıpratıcı etkilerine karşı mücadelede bazı izler silinmiş olsa da, köprü hala geçmişin ihtişamını yansıtan kemerleriyle göz kamaştırıyor. Restorasyon, yapıya yeni bir soluk kazandırırken, tarihi zenginliğini de gözler önüne serdi.
Soğucaksu Köprüsü, doğanın ve tarihin buluşma noktası. Antalya'nın eşsiz güzelliklerini ve tarihi zenginliğini keşfetmek isteyenler için unutulmaz bir durak olarak ön plana çıkıyor. Her kemerinde binlerce yılın hikayesi yatan bu köprü, ziyaretçilerini geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuğa davet ediyor.