Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Sercan Karabulut, modern yaşamın gençlerin kaygı seviyelerini önemli ölçüde artırdığına dikkat çekti. Karabulut, kaygının bazen kişilerin zorlayıcı durumlarla başa çıkmalarında yardımcı olabileceğini, ancak kaygının günlük yaşamı etkilemeye başladığında bir ruh sağlığı sorunu haline gelebileceğini vurguladı.
Günümüzde gençlerin yaşadığı kaygı seviyesinin artmasının en önemli nedenlerinden birinin sınav stresi olduğunu belirten Dr. Sercan Karabulut, “Gençler zaman zaman kaygı yaşayabilir; bu tamamen normaldir. Kaygı, bazı durumlarda insanları zorlayıcı koşullarla başa çıkmalarında destekleyebilir. Ancak, bu kaygı günlük yaşamı etkilemeye başladığında bir ruh sağlığı sorunu haline gelebilir” dedi.
Modern yaşamın getirdiği zorlukların gençlerin kaygı seviyelerini ciddi şekilde artırdığına dikkat çeken Karabulut, sınav stresi, topluluk önünde konuşma ve arkadaş ilişkilerindeki dalgalanmaların gençlerde önemli kaygı yaratabildiğini vurguladı. Karabulut, “Bu tür durumlarda, kalp atışlarının hızlanması, yüzde kızarma ve aşırı terleme gibi fiziksel belirtiler ortaya çıkabiliyor. Bu da gençlerin sosyal ortamlarda kendilerini güvensiz hissetmelerine yol açabiliyor ve sosyal kaygının pekişmesine neden olabiliyor” diye konuştu.
Sınav stresinin, gençlerin küçük yaşlardan itibaren başarılarının derecelendirildiği bir kültürde yetişmelerine yol açtığını belirten Karabulut, “Gençler, yüksek not alamadıklarında kendilerini yetersiz hissediyor. Bu da sınav stresinin giderek daha erken yaşlarda başlamasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.
