Taraftar bir kulübün ana damarıdır, camianın lokomotifidir, başka bir deyişle 12'nci adamdır. Buna hiç kimse karşı çıkamaz.

Ama bir kulüpte yönetim ile taraftar grift ilişkilerin içine girerse orada 'sıkıntı' baş gösterecek demektir...

Geçmişte örneğini çok yaşadık...

Kocaman camialarda, 'büyük' tabir edilen kulüplerde yöneticiler 'ayar çekmek' istedikleri kendi teknik adamlarına, kendi futbolcularına tribünlerden küfür ettirdiler, istifaya davet koroları kurdular...

Hala devam ediyorlar mı bu tür saçmalıklara bilemem ama geçmişte öyle bir algı vardı ki, taraftar 'zırt' dese, bunu 'yönetimden birilerinin dedirttiği' bilinirdi.

Yönetimlerin taraftarın her sloganına karıştığı o saçma dönemlerde, taraftarın her dediği, yönetimleri bağlardı.

İşte sıkıntı da burada...

Bugün böyle saçma sapan ilişkilere girilmediği için, taraftarın dediği, yönetimleri bağlamaz...

Bağlarsa sıkıntı çıkar...

Taraftar bir gün teknik yönetimi alkışlar, ertesi maçta küfreder...

Bir gün 90 dakika boyunca laylaylom sloganlar atar, ertesi maçta mesaj kaygısına düşer...

Yöneticiler bu işe karışırsa iyi günlerde kaymak yiyebilirler ama taraftarın ruh haline göre bir gün duvara toslarlar...

Yani demem o ki...

Taraftarın her dediğinden mesul olmamak için 'bizi bağlamaz' diye açıklama yapılabilir...

Ama taraftarın ne diyeceğine karışılmaz...

Dünyanın hiçbir yerinde karışamazsınız...

Bunun imkanı yoktur...

Özeti...

Antalyaspor ülkenin spor gündemine çok gereksiz bir şekilde girdi...

Yönetim kamuoyuna duyurusunu 'Antalyaspor tribünlerinde bazen spor sahalarında olmaması gereken sloganlar atılıyor. Bizim yönetim olarak bu sloganlara müdahale etme hakkımız ve imkanımız yok ancak tribünlerden çıkan seslerin yönetimi bağlamadığını kamuoyunun bilmesini istiyoruz' deselerdi hiçbir sıkıntı olmayacaktı.

Neyse...

Unutulsun gitsin...

Antalyaspor çok büyük bir camia...

Ne taraftarı kulübüne küser, ne de milyonlarca seveni Antalyaspor'dan vazgeçer...

Kaldı bir maç...

Şu sezonu Süper Lig'de kalarak bitirelim de hayırlısıyla...

Gerisine el ele, gönül gönüle bakarız...