Zorlu maratonun ikinci yarısı başladı.
İlk rakip şampiyonluk adaylarından hatta Avrupa'da da kupa kovalayan Beşiktaş'tı.
Dün gördük ki Antalyaspor'un işi kolay değil...
Ama yine aynı dünkü maç gösterdi ki Antalyaspor'un işi öyle çok zor da değil.
Beşiktaş gibi bir rakip karşısında ikinci yarının ilk maçında kimse kırmızı beyazlılardan mucizevi sonuçlar beklemiyordu.
İstenilen şey, alt sıralardan yukarılara çıkma yolculuğunda camiaya umut verecek, hırslı, mücadeleci bir takım izlemekti.
Henüz Hamza Hamzaoğlu'nun ilk sınavları.
Sezon başındaki teknik direktör değişimini saatlerce tartışabiliriz, kimse o değişikliğin takıma yarar getirdiğini iddia edemez.
Ama Leo'dan sonra Hamza Hamzaoğlu, tabii ki Antalyaspor adına çok önemli bir adımdır.
Hamzaoğlu ile ikinci devrenin, ilk devreden çok daha mutlu geçeceği bence kesin.
Dün takımda birçok eksik vardı.
Teknik direktörün ilk sınavıydı.
İlk maçta hele Beşiktaş karşısında alınan sonuç ile ahkam kesmek hiç de doğru olmaz.
9. dakikada öne geçen Antalyaspor, şansı biraz yaver gitse kimsenin beklemediği bir sonuçla ilk maçı kapatabilirdi.
İşte bunun bilinciyle bakmak lazım önümüzdeki 16 maça...
Antalyaspor'un ligde tutunabilmesi için ikinci yarıda, ilk yarıda aldığından daha fazla puan toplaması gerektiği ortada.
Umut var mı?
Var...
Göreceksiniz birkaç maç sonra Antalyaspor denildiğinde başka şeyler konuşuluyor olacak.
Sonu iyi bitsin diyelim ve Hamza'nın eksiksiz bir Antalyaspor'la sahaya çıkacağı maçları bekleyelim...
