Sait Faik Abasıyanık'ın 'Alemdağ'ında Var Bir Yılan' adlı öyküsünde geçer; 'Yalnızlık dünyayı doldurmuş. Sevmek, bir insanı sevmekle başlar her şey.'

Nazım baba da güzel tarif etmiştir sevmeyi:'Sevmek için yürek, sürdürmek için emek gerek.'

Sevgi ve Sevmek üzerine yazılmış güzel bir öyküdür;

'Bir profesör sosyoloji sınıfındaki öğrencilerini şehrinyoksul kenar mahallelerine göndermiş ve o bölgede yaşayan 200 erkek çocuğunun durumlarını araştırmalarını ve her çocuğun geleceği hakkında bir değerlendirme yapmalarını istemiş. Öğrenciler çalışmaları sonucunda değerlendirmelerini açıklamış ve hemen hepsi bu çocukların gelecekte hiçbir şanslarının olmayacağını dile getirmiş.

Bundan tam yirmibeş yıl sonra bir başka sosyoloji profesörü tesadüfen bu çalışmayı bulmuş ve öğrencilerinden bu projeyi sürdürmelerini ve aynı çocuklara ne olduğunu araştırmalarını istemiş. Öğrenciler, o bölgeden taşınan ya da ölen 20 çocuk dışındaki 180 çocuktan 176'sinin olağanüstü bir başarı gösterip, avukat, doktor ya da işadamı olduklarını ortaya çıkarmışlar.

Profesör çok etkilenmiş ve bu konuyu izlemeye karar vermiş. Birer yetişkin olan o çocukların hepsi o bölgede yasadıkları için, her biriyle buluşma şansı olmuş.

O çocukların'O koşullarda nasıl bu kadar başarılı oldunuz?' sorusuna verdikleri cevap hep aynıymış: 'Mahalle okulunda bir öğretmenimiz vardı. Onun sayesinde.'

Profesör, bu öğretmeni çok merak etmiş. Hala hayatta olduğunu öğrendiği yaşlı öğretmenin izini bulması zor olmamış. Kendisini ziyaret etmek için evine kadar gitmiş. Karşısında yılların yüzüne eklediği kırışıklıklara rağmen hala dinç duran bir yaşlı kadın bulmuş. Merakla yaşlı kadına bu çocukları kenar mahallelerden kurtarıp, başarılı birer yetişkin olmalarını sağlamak için kullandığı sihirli formülün ne olduğunu sormuş.

Yaşlı öğretmenin gözleri parlamış ve dudaklarının kenarında bir gülümseme belirmiş.

'Çok basit' demiş, 'Ben o çocukları çok sevdim...''

Dün itibariyle kış ayları başladı. Gerçi dün Antalya'da güneşli bir hava vardı.

Yaklaşan soğuk ve yağışlı günlerden korunacak bir çocuk bulun, onu giydirin.

Bir ayakkabı alın, bir ceket, bir kazak.

Onu sevindirin.

Siz de yüreğinizi bir merhaba ile sevgiye açın.

Bir merhaba ile başlasın sevmek.