Antalya'nın tarihi ve kültürel zenginliklerinin derin izlerini taşıyan bu öykü, Antalya'nın merkezindeki antik Yunan mabedi tarzındaki binanın hikayesiyle başlıyor. Binanın sahibi, Antalya'nın kurucusu Bergama Kralı II. Attolos'tan ilham alarak ona ‘Attolos Kulübü’ adını veriyor. Ancak bu özel yerin öyküsü, sahipleri değiştikçe daha da ilginç bir hal alıyor.
Antalyalı Leviski, binayı inşa edip Attolos Kulübü'nü işlettikten sonra, Pavlos adında yetenekli bir Rum, bu yerde Vatan Kıraathanesi'ni hayata geçiriyor. Pavlos'un elinden çıkan tatlılar ve kahveler, o dönemin Antalyalılarının damaklarını şenlendiriyor.
BULUŞMA NOKTASI
Ancak 18 Ekim 1922'de Rumlar Antalya'dan ayrılınca Vatan Kıraathanesi sahipsiz kalıyor. Bu boşluğu dolduran kişi ise mesleği kahvehane işletmek olan Halim Işıldar Bey oluyor. Halim Bey'in elinde Vatan Kıraathanesi, Antalya'nın en seçkin kesiminin buluşma noktası haline geliyor. O yıllarda iletişim, yüz yüze karşılaşmalarla ve buluşmalarla sınırlı. Bu yüzden Vatan, sosyal hayatın merkezi haline gelir.
VATAN KAHVESİ GERİ DÖNDÜ
1985 yılında, ihtilalden sonra yapılan değişikliklerle Işıklar Caddesi, Vatan'ın üzerinden geçirilir ve maalesef bu tarihi mekan, birçok anı ve kültürel mirasla birlikte kaybolur. Ancak Antalya'nın hafızasındaki bu önemli sembol, Karaalioğlu Kent Yaşam Parkı Projesi kapsamında yeniden inşa edilir ve halka açılır.
Yeniden inşa edilen Vatan Kahvesi, şimdi gençlerin ve Antalyalıların buluşma noktasıdır. Aynı zamanda çeşitli festivallere ev sahipliği yaparak geçmişin izlerini günümüze taşır. Antalya'nın tarihini, kültürünü ve sosyal dokusunu bu özel mekanın hikayesiyle birleştirerek anlamak mümkün. Bu mekanın tarihi, Antalya'nın kimliğinin önemli bir parçası olmaya devam ediyor, geçmişten gelen mirası gelecek kuşaklara taşıyarak kentin yaşayan bir parçası olarak varlığını sürdürüyor. Haber/Erendiz ÖZKURT