Timur Öztürk’ün meslek hikâyesi 1968 yılında, babası Yusuf Öztürk’ün tamirci dükkanında çıraklık yapmasıyla başladı. Babasının 1969’da kendi dükkânını açmasıyla tamirciliğe adım atan Öztürk, küçük yaşlardan itibaren piller ve ampullerle oynayarak mesleğe merak saldı. Öztürk işe adım attığı günler için, "Babam çok meraklıydı. Merak ettikçe öğrenir, öğrendikçe tamir ederdi. Onun yanında ben de elimden geleni yapmaya çalıştım. İlkokula giderken bile dükkânda babamın yanındaydım. Çalışan radyoları söker, sonra geri toplardım. Hata yapardım ama her hatamdan bir şey öğrenirdim. İşte böyle böyle büyüdüm tamirciliğin içinde" diyor.
BİR MÜŞTERİ HER ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ
Yıllar içinde saat, televizyon, radyo, pikap ve kasetçalar gibi birçok elektronik cihazın tamirini öğrenen Öztürk, babasıyla birlikte 1980’lere kadar çalıştı. 1983 yılında bir müşterinin, ‘Ya saatçi ol ya radyocu’ sözleriyle meslek hayatında önemli bir dönemeç yaşadı. Öztürk o günü "O günü hiç unutmam. Yaşlı bir adam geldi dükkâna. Elinde bir cep saati vardı. ‘Bakar mısın oğlum?’ dedi. Saat tezgâhına yöneldim ama adam ‘Olmaz, ya saatçi ol ya radyocu’ dedi. Bu söz beni düşündürdü. Akşam eve gidince babama anlattım. Babam da ‘Doğru diyor oğlum, ikisini bir arada yürütmek zor’ dedi. Sonunda radyo ve televizyon işini bırakıp saat tamirciliğine yöneldik" sözleriyle anlatıyor. Bu kararla birlikte dükkân tamamen saat tamiri ve satışına dönüştü. 1990 yılına gelindiğinde ise saat sektöründe kazancın azalması nedeniyle dükkân kapandı.
EMEKLİ OLUNCA MESLEĞİNE GERİ DÖNDÜ
Dükkan kapandıktan sonra çeşitli işlerde çalışan Timur Öztürk, yıllar sonra emekli oldu ve 2019’da Antalya’ya yerleşti ancak mesleğinden hiç kopmadı. Öztürk emekli olduktan sonra mesleğe dönüşüyle ilgili "Emekli olunca düşündüm, ‘Ne yapacağım ben şimdi?’. Boş duramam ki. Ömrüm boyunca bir şeylerle uğraştım, şimdi nasıl bırakırım? Sonra dedim ki ‘Benim bildiğim iş bu’. Eskiden yaptığımız gibi, kasetçalarları, müzik setlerini, radyoları tamir etmeye başladım. İnsanlar getiriyor, ben de hayata döndürüyorum. Onları çalıştırınca içimde bir mutluluk oluyor. Eski günlere dönüyorum sanki" diyor. Bugün evinin bodrumunda nostaljik elektronik cihazları tamir eden Öztürk, kasetçalar, müzik seti, CD çalar, radyo ve plak çalar gibi cihazları hayata döndürerek geçmişin izlerini günümüze taşıyor.