Son yıllarda beslenme dünyası fazlasıyla hareketlilik yaşamaya başladı. Akımların biri başlıyor biri bitiyor derken şimdi de ‘carnivore diyeti’ adından fazlaca söz ettiriyor.

Diyet dünyasında minimalist bir akım yükseliyor; Carnivore diyeti. Diyete şöyle bir baktığımda, bu diyeti etobur bir insanın sınırsızca et tüketmek için uydurduğuna eminin. Et, balık, yumurta, hatta hayvansal yağlar… Yürüyen, yüzen, uçan her şeyi yiyebilirsiniz, sakatat da dahil birilerinin gözü fena dönmüş… Tamam eti hepimiz seviyoruz da yanına şöyle bol yeşillikli bir salata fena olmaz mı?

Diyeti ortaya koyanlar, bu diyetin kilo kaybından tutunda bağışıklık sisteminden kaynaklanan rahatsızlıkları azalttığını iddia ediyorlar ama kesinleşmiş bir şey yok. Sadece iddialar mevcut.

Bilim dünyası da ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf yani bu diyeti savunanlar ‘avcı-toplayıcı’ atalarımızın tamda bu tarz beslendiklerini savunarak etin içerisinde vücudun ihtiyaç duyduğu her şeyin olduğunu savunuyorlar. Diğer tarafta hani bana göre daha aklıselim taraf; aradan geçen yüzyılları gözlerine sokarak insan vücudunun nereden nereye geldiğine vurgulayıp sadece et olmaz diyor.

Onlar tartışadursunlar biz devam edelim.

Bu diyet tek tip beslenme öneriyor. Sadece hayvansal ürünler, proteini yüksek aynı zamanda da bol yağlı bir diyet işin özü maksimum tokluk hissi. Sebze yok, meyve yok, kuruyemiş yok… Yok da yok. Sadece gözü dönmüş gibi hayvansal gıdalar tüketeceğiz. Veganların haykırışlarını duyar gibiyim.

Bu diyet ketojenik diyete benziyor, amaç vücudun enerji ihtiyacını protein ve yağdan karşılayarak kilo verdirmek ama ketojenik diyette çok az da olsa karbonhidrat alabiliyordunuz ama bu diyette sadece protein ve yağ tüketebiliyorsunuz.

Diyeti uygulamak basit gibi görünüyor, sonuçta neler yiyebileceğini tam olarak biliyorsun ama uygulama kısmı disiplin gerektiriyor. Vücut öyle hemen adapte olmaz. Ketojenik diyette de olduğu gibi alışkın olduğu karbonhidratlı düzeni korumak için direnç gösterecek ve bu direnç mutsuzluk, baş ağrısı, kabızlık gibi sorunları ortaya çıkaracaktır. Hadi sen bundan sonra yağ yakarak enerji elde et. Şu yağlarımızdan kurtulalım demekle o da sana hemen itaat etmeyecektir. Bir başka problem bu kadar yağla vücut ne yapacak? Yıllarca doymuş yağ diyerek iflahımızı kuruttular. Şimdide bolca hayvansal yağa yönlendiriyorlar. Kolesterole ne olacak? Lif eksikliği nedeniyle bağırsaklarda oluşacak problemlerden bahsetmiyorum. Diğer ihtiyaç duyduğumuz vitaminler ve mineraller?

Açıkçası bu çok ama çok özel bir diyet. Kesinlikle doktor kontrolünde uygulanması gereken bir diyet ve kilo verdirmekten ziyade bağışıklık sisteminden kaynaklanan hastalıklarda, sindirim ve iltihaplanma gibi birçok hastalıkta mücadelede doktorunuzun rehberliğinde uygulayabileceğiniz bir diyet olabilir. Hani bunun dışında diyet çılgınlarının ‘hadi bir deneyelim bizde bu akıma katılalım diyebileceğiniz bir diyet değil. Unutmayın ki bu diyetlerin amacı sonunda size en uygun beslenme alışkanlığını aşılamaktır. O yüzden sürekli diyetten diyete koşmak yerine sağlıklı, temiz bir beslenme alışkanlığı kazanmamız gerekir.