ATTALOS yurdu anlamına gelen Antalya, Bergama Krallığı döneminde kurulmuş bir şehirdir. Antik yerleşimler bakımından yalnızca Türkiye için değil, dünya genelinde de en zengin şehirlerden birisidir. Günümüzde arkeologlar tarafından çokça ilgi gören antik kentler, Antalya'nın turistik açıdan ilgi görmesinde de büyük rol oynuyor. Pamphylia yani çok verimli anlamında da anılan, hem tarihi hem de doğal güzellikleri bakımından oldukça zengin bir kent. Hem merkezde hem de ilçelerinde çok değerli antik kentler bulunduruyor. Bu ilçeler içerisinde en dikkat çekici olanlarından birisi de Finike’dir.

Antalya’nın Finike ilçesi, tarih boyunca birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sebepten dolayı sınırları içerisinde önemli antik kentler vardır. Bununla birlikte bölgede, tarihi yapı anlamında gezilecek yer sayısı da oldukça fazladır. Yüzyıllar boyunca bölgede yaşanılan iklim olayları ve doğal afet olayları sonucunda antik kentler hasar görmüş olsalar da ilçe hala gezilecek yerler bakımından pek çok seçeneği ziyaretçilerine sunmaktadır.  İşte turistlerin vazgeçilmez adreslerinden biri olan Limyra Antik Kenti’ni inceleyeceğiz birlikte.antik foto 2-1LİMYRA ANTİK KENTİ NEREDE?
Limyra Antik kenti, Antalya ilinin Finike ilçesinde bulunmaktadır. Kumluca-Finike Karayolu üzerinde bulunan Finike-Elmalı Karayolu sapağından yaklaşık 5,5 km uzaklıktadır. Finike-Elmalı yolunda yaklaşık 4 km gidildikten sonra Yuvalılar sapağına gelinir, yolun sağ tarafında kahverengi ‘Limyra’ tabelası sizi karşılayacaktır. Buradan sağa sapıp yaklaşık 1 km gidince Limyra Antik Kenti’ne ulaşılır. Kumluca'ya giden bu yol, antik kentin ortasından geçmektedir. Bu yolun 3 km ilerisinde yol kenarında toplu kaya mezarları bulunmaktadır.antik foto 3-1BÖLGENİN EN ÇOK KAYA MEZARINA SAHİP KENTLERİ ARASINDA
Adıyla ilgili ilk izlere Likçe yazıtlarında rastladığımız, milattan önce 5. yüzyıldan itibaren yerleşim yeri olarak kullanıldığına dair kuvvetli emareler olan Limyra Antik Kenti’nin önemi oldukça büyük. Zira Limyra Antik Kenti, Likya bölgesinin en çok kaya mezarına sahip kentlerinden biri. Antik şehrin dört yüzü aşkın kaya mezarına sahip olduğu bilinmekte olup bu mezarların pek çoğu Likya dilinde yazılmıştır. Kitabeleriyle ismen bilinen bu kaya mezarları sayesinde şehir, bölgenin en çok kaya mezarına sahip kentleri arasında başta gelmektedir. antik foto 4-1KENTİN İSMİ LİKÇE YAZITLARDA ‘ZEMURİ’ OLARAK GEÇMEKTE
Limyra'nın adı, Likçe yazıtlarda ‘Zemuri’ olarak geçmektedir. Bu durum şehrin en azından MÖ 5. yüzyıldan itibaren yerleşim gördüğünü kanıtlamaktadır. Kent en parlak dönemini MÖ 4. yüzyılın ilk yarısında, bölgenin başkenti konumuna geldiği Likya Kralı Perikle zamanında yaşamıştır. Bölgeye ilişkin kayıtlardan Perikle'nin Likya Birliğini oluşturmak ve egemenlik sahasını genişletmek için uğraştığı yıllarda, Pers hâkimiyetinin söz konusu olduğunu ortaya koymaktadır. Ancak bu hâkimiyet sadece sözde kalmış, diğer şehirler gibi Limyra'nın da büyük bir serbesti içinde bulunduğu söylenebilir.antik foto 5-1KALINTILAR VE MİMARİ YAPI
Kentin kuzeyinde yer alan Akropol, bir iç kale ile aşağı kaleden oluşmaktadır. Aşağı kalede surlar, sarnıçlar, kilise ve Perikle Heroonu yer alır. MÖ 4. yüzyıla tarihlenen Kral Perikle'ye ait bu anıt mezar, mimarisinin Ksanthos'taki Nereidler Anıtı’na benzemesi ve önemli parçalarının Antalya Müzesi’nde sergilenmesi ile ayrı bir önem arz eder. Akropolün düzlüğe ulaştığı yerde Turunçova-Kumluca karayolunun hemen kenarında, orijinali Hellenistik Dönem’e ait olan ve MS 141 yılında büyük bir onarım geçiren tiyatro binası yer alır. Karayolunun güneyi, Limyros Çayı ile doğu ve batı olmak üzere bölünmüş iki ayrı ada halindedir. Limyros’un batısındaki Erken Doğu Roma (Bizans) Dönemi suru içindeki alanda, daha eski kalıntılar vardır. Surun güney duvarı içerisinde ‘Ptolemaion’ adlı yapı ortaya çıkarılmıştır. Hellenistik Dönem’de yapılan bu anıt ve ona ait Antalya Müzesi’nde sergilenen heykeltıraşlık eserleri önemli buluntularıdır. HABER/BUSE ER

Editör: Uğur Keskin