Futbolda en çok korktuğum ara transfer dönemi yaklaşıyor.
Çünkü ara transfer dönemi futbolun en tehlikeli bölümüdür.
Ligde istediği noktada olmayan takımlar, bu dönemlerde hemen transfere sarılır.
Biraz panik yaşayan takımlar çareyi takıma takviye yapmakta bulur.
Tabi böyle dönemlerde doğal olarak futbolcuların ücretleri de yükselir.
Çünkü bu dönemlerde kapısı çalınan oyuncu kurtarıcı pozisyonundadır.
Ve o da bu bilinçle iki katı ücret talep eder.
Çareyi transferde gören takımlar da mali olarak borçlanır, futbolcuların maaşları ödeyemez duruma gelir, takım içi dengeler bozulur, düşüş başlar, hoca değişir derken sezon sonu hüsran ile sonuçlanır.
Transfer futbolda tek çare demek değildir.
Özellikle pazara gidecek paranız cebinizde yoksa hiç gitmemek evden bir şeyler üretmek en doğru olandır.
Bu kulüp için olan tarafı.
İşin bir de takımlarında iyi performans sergileyen ve ara transfer döneminde adı transfere karışınca performansı düşen oyuncular var.
Öyle dönemlerde futbolcuların kafası çok karışır.
Özellikle menajerler her gün başka bir takımdan teklif getirir.
Kafası karışan oyuncunun bu durumu sahaya yansır.
Özellikle bizim gibi sistemi futbolcu üzerine kurulu olan takımlarda bu durum çok daha sert hissedilir.
Antalyaspor'da da Ankaragücü maçı bu anlamda hayal kırıklığı yaratmıştı.
Dünya Kupası'na gönderdiğimiz, belki de çoğumuzun hayatında ilk kez ABD milli takımını desteklemesine neden olan Haji Wright'tın oyun anlamındaki düşüşü de bu kafa karışıklığından kaynaklı olabilir.
Çünkü ABD'li oyuncu ile ilgili hemen hemen her gün bir transfer haberi ve bir açıklama okuyoruz.
İşte bu durum da oyuncunun performansına olumsuz anlamda direkt etki edebilir.
Haji Wright da Dünya Kupası'nı unutmalı, gelen tekliflere kulağını tıkamalı ve sahaya odaklanmalıdır.
Yoksa bu durumdan en çok zararı hem oyuncu hem de Antalyaspor görecek.