Turizm nasıl giderse gitsin mutlaka sevinenler olduğu kadar üzülenler de oluyor. Çünkü hiç kimse sonuçtan mutlu olamıyor.

Bu yıl turizm sezonu, özellikle otelciler açısından iyi başlasa da bu güzel gidiş çok fazla sürmedi. Oteller Haziran ayına kadar yüksek doluluk yüzü göremedi. Ancak Haziran ayı ile birlikte bazı otellerde canlanma yaşandı.

Sezon başında döviz cinsinden yüzde 50’lere varan artışlar yapan otellere gelen taleplerde azalma yaşandı. Yüksek zamların yanında bir de erken rezervasyon uygulaması da erkenden kaldırılınca turistler beklemeye geçti. Ta ki fiyatlar düşene kadar.

Antalya’da 500’ün üzerinde 5 yıldızlı otel var. Ancak hepsine 5 yıldızlı denir mi yorumu sizlere bırakıyorum. Bazı 5 yıldızlı oteller fiyatlarını en başından düşürerek yüksek doluluklara ulaştılar.

Ancak Deluxe dediğimiz 5 yıldızlı oteller talebin düşük olmasına rağmen fiyatlarında uzun süre taviz vermediler. Taviz vermemelerinde haklıydılar. Çünkü en güzel otellerimizin ‘ultra her şey dahil’ zamlı fiyatları bile aynı kalitedeki Avrupa otellerinin yine de çok atlında kaldı. Bu nedenle de fiyatlarda indirime gitmemekte direndiler. Ama direnmek onları karlı çıkarmadı. Turist bu pahalı Deluxe otelleri tercih etmedi. Otellerin dolulukları da çok düşük kaldı.

Son zamanlarda fiyatlarında indirime giden Deluxe otellerin dolulukları artmaya başladı ama bu artış onları kurtarmaya yetmiyor. Çünkü haziran ve temmuz ayları kaybedildi. Düşük doluluklarda geçti.

Deluxe otellerin sahipleri ve genel müdürleri yaşananlardan ve turizmin gidişatından memnun değiller. Çünkü yaptıkları yüksek yatırımların karşılığını tam olarak alamadılar. Bu otellere göre Türkiye ucuz turizm ülkesi imajından kurtulmalı. Herkes fiyatlarda dik durmalı ve fiyatlar yukarı çekilmeli.

Ancak buna uyabilen otel sayısı maalesef çok fazla olmuyor. Bunun nedeni de turizmde yaşanan yüksek enflasyon. Turizmcilerin kazancı döviz ama giderleri Türk lirası. Döviz bir süredir artmıyor. Ama Türk Lirasının değeri her geçen gün azalıyor. Otellerin Türk lirası üzerinden giderleri ise adeta katlanıyor. Bu nedenle de otellerin karlılıkları düştü. Patronlar eskisi gibi yüksek karları istiyor ve bekliyor. Otellerin yöneticileri ise yüksek enflasyon karşısında çaresiz. Bir de yaptıkları zam miktarı ile otelleri dolduramadılar. Yani Deluxe otellerin sahipleri ve yöneticilerine göre bu yıl turizm iyi gitmedi. Beklentiler karşılanamadı.

Ama öte yandan daha düşük hizmet veren 5 yıldızlı oteller ile 4-3 ve 2 yıldızlı oteller doldu. Dolmalarının tek nedeni düşük fiyatlardır. Çünkü müşterinin talebi düşük fiyatlı oteller oldu. Tur operatörleri de fiyatı düşük olan otellere müşteriyi gönderdi. Bu otellerde doldu. Bu otellerin sahiplerine ve yöneticilerine sorarsanız bu yıl turizm iyi gitti derler. Çünkü bu otellerin beklentileri düşüktü. Ama Deluxe otellerin beklentileri yüksekti. Ama gerçekleşmedi.

Ama öte yandan Antalya turist sayısında bu yıl rekor kırdı. Her ay daha fazla turist geliyor ve tüm zamanların en iyi turist rakamına ulaşılıyor. Sadece turist rakamında değil dövizde de rekor kırılıyor. Bunun nedeni tüm dünyada da bir enflasyon artışı yaşanıyor. Artık eskiden otele günlük 50 Euro ödeyen müşteri şimdi aynı yere 75 Euro ödemek zorunda kaldı. Yani fiyatlar arttı.

Turizm iyi mi geçti? Kötü mü geçti? Sonuç ortada. Düşük fiyat yüksek doluluk. Yüksek fiyat düşük doluluk…