GÜNDEM

'Hatırladığım Ağaçlar' kadınların sesine ses oluyor

Bu yıl 61'incisi düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde gösterimi yapılan, hayatına son vermeyi düşünen genç bir kadının hayattan çoktan vazgeçmiş bir baba ve oğul ile tekrar hayata bağlanma sürecini anlatan 'Hatırladığım Ağaçlar' filminin söyleşisi yapıldı. Söyleşide konuşan filmin başrol oyuncusu Hande Doğandemir, “Ülkemizde bu olayları yaşayan birçok kadın var. Onlardan birinin hikayesini anlatmaya çalıştık. Umarım bu kadınların sesleri olmaya devam edebiliriz" dedi

Türkiye'nin en uzun soluklu film festivali olan Antalya Altın Portakal Film Festivali bu yıl 61'inci kez başladı. Festivalin 2'nci gününde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'nda yarışan Erhan Tuncer'in 'Hatırladığım Ağaçlar' filminin gösterimi yapıldı. Erhan Tuncer'in dünya prömiyerini yapan filmin gösterimi, Atatürk Kültür Merkezi'ndeki Aspendos Salonu'nda gerçekleştirildi.

İstemediği bir şekilde hamile kalan ve hayatına son vermeyi düşünen genç bir kadının, hayattan çoktan vazgeçmiş bir baba ve oğul ile tekrar hayata bağlanma sürecini anlatan filme, sinemaseverlerin ilgisi yoğun oldu. Gösterime filmin yönetmeni Erhan Tuncer, oyuncular Hande Doğandemir, Erdem Kaynarca, İştar Gökseven de katıldı.

Film sonrasında gerçekleştirilen söyleşide konuşan Erhan Tuncer, intihara yaklaşıp vazgeçen kişiler tanıdığını, karakterin yaşadıklarının gerçekçi olduğunu söyledi. Tuncer, “Filmleri yapmak, filmlere ulaşmanın çok zor olduğu bir dönemde herkesin buraya gelmiş olması çok önemli. Çok uzun bir süre çalışarak buraya geldik. Ben diyaloglu filmleri seviyorum. Üzerine 2 yıla yakın çalıştığım bir hikaye oldu bu. Eşimle yaptığım meşhur akşam sohbetlerinden birinde ortaya çıkan küçük bir aile anekdotu. Kızım Eylül'ün de ismini vermesiyle ortaya bu film çıktı. Filmde gece çekilen sahne herhangi bir dijital müdahale yapılmadan 21,5 dakika tek plan olarak çekildi" dedi.

Karakterin hikayesinin zor bir hikaye olduğunu söyleyen Hande Doğandemir, izleyicilere teşekkür etti. Doğandemir, “Bizim için de çok kolay olmadı. Ülkemizde böyle olayları yaşayan birçok kadın var. Onlardan birinin hikayesini anlatmaya çalıştık. Umarım onların sesleri olmaya devam edebiliriz. Filmin uzun bir hazırlık süreci oldu. İlk okuduğumda çok etkilendim. İlk okumadan çekime kadar yaklaşık 1 sene geçti. Şaka olarak yapımcımızdan filmden sonra psikolojik destek talep ettik. Duygusu ağır ama gerçekliği daha ağır bir mesele bu. Çevremde, kendimde bildiğim, bilmediğim birçok kadın meselesinden biri karakterin meselesi. Umarım bir çözümü olur ama çözümü nedir bilmiyorum" diye konuştu.