ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre Emek ve Demokrasi Güçleri üyeleri, Muratpaaşa Kapalıyol’da bir araya gelerek, ekonomik koşullardaki zorlukları ve yaşanan zamların vatandaşları olumsuz etkilediğini vurgulamak amacıyla basın açıklaması yapmayı planlamışlardı. Grup üyeleri "Geleceğimize Sahip Çıkıyoruz", "Ekonomik Adalet İstiyoruz" gibi sloganlar ile vergi artışlarını ve hayat pahalılığını protesto etmek için bildiri dağıtacaklardı. Ancak bildiri dağıtma eylemi sırasında, kalabalık grup ile olaya müdahale etmek üzere hazır bekleyen polis ekipleri arasında gerilim yaşandı. Yaşanan kısa bir gerginliğin ardından grup Attalos Meydan’ında basında açıklaması yaptı.
'VERGİ ADALETSİZİ EMEKÇİNİN SIRTINDA'
Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri adına konuşan KESK Antalya Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez, son dönemde art arda gelen zamlar ve vergi artışlarıyla ilgili olarak sert bir açıklama yaptı. Sönmez, emekçilere ve işçilere yönelik uygulanan yüksek vergi yükünün kabul edilemez olduğunu belirterek, “Bu zamlarla, bu vergi yüküyle yaşanmaz. krizin faturası emekçilere çıkarılamaz. Son dönemlerde art arda gelen zamlarla ve vergilere yapılan yüksek artışlarla birlikte işçilerin ve tüm emekçilerin geçinmesi imkânsız hale gelmiştir. Özellikle dolaylı vergilerin artırılmasıyla birlikte zaten emekçilerin sırtında olan vergi yükü daha da katlanmış, gelir ve vergi adaletsizliği daha da artmıştır. İktidarın yıllardır uyguladığı neoliberal politikalar ülkeyi uçurumun kenarına getirmiş ve toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan emekçilerin, dar gelirli yurttaşların aleyhine olacak şekilde krize sokmuştur” dedi.
SAHTE RAKAMLAR VURGUSU
Sönmez, “Seçim sonrasında tüketim maddelerine art arda gerçekleştirilen zamlar, halktan alınan vergilerin artırılması, TÜİK'in sahte rakamları ile emekçilere yapılan yetersiz artışlar, emeklilerin açlığa mahkum edilmesi artık kabul edilemez noktaya gelmiştir. Bütçe gelirleri ise büyük oranda emekçilerden alınan vergilerden oluşurken, kendi yarattıkları krizin faturasını her dönemde emekçilere, yoksul kesimlere yüklemektedirler. İktidar sermayeyi koruma kollama, ülke kaynaklarını sermayeye aktarma görevini ise eksiksiz yerine getirmektedir. Sermayeye vergi aflarıyle, ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarının sermayeye aktarılması ile, ucuz işgücü yaratmayla sermaye ülkenin sahibi haline getirilmiştir. Ülkenin gerçek sahipleri olan milyonlarca emekçi halk ise açlığa ye yoksulluğa mahkum edilmiş durumdadır” ifadelerini kullandı.
'RANTÇI VE DOĞA DÜŞMANI'
Akbelende yaşananan olaylara değinen Nurettin Sönmez, “Ormanına, suyuna, toprağına sahip çıkan halka karşı iktidar savaş açmış durumdadır. LİMAK Şirketinin çıkarlarını halkın çıkarlarına tercih eden ülkenin ormanlarını yağmalamaya ortak olan bir yönetim anlayışı ile karşı karşıyayız. Akbelende yangınlara karşı su sıkması gereken Orman Bakanlığı araçlarının ormanlarını korumaya çalışan halkın üzerine su sıktığını görüyoruz. Günlerdir ülkesini, ormanlarını, suyunu korumaya çalışan köylülere karşı uygulanan zulmü, işkenceyi Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri olarak kınıyoruz. Burada şunu görüyoruz bu gerici, doğa düşmanı, rantçı iktidar ne pahasına olursa olsun sermayenin çıkarlarını korumaya kararlıdır. Bizler de bütün emekçiler, doğaseverler, emekliler, kadınlar, gençler olarak emekçilerin, emeklilerin, kadınların, geleceğimiz olan çocuklarımızın, ezilen bütün halkların çıkarlarını korumaya kararlıyız. Hep birlikte demokratik haklarımızı kullanarak direneceğiz” şeklinde konuştu.