Süper Lig'in yeni sezonunun 3. Haftası yarın başlıyor.

Başlıyordu, başlayacaktı, geri sayım derken ilk iki haftayı geride bıraktık.

Ligde ilk iki hafta sonunda puan kaybetmeyen iki takım var.

Bunlardan birisi adana Demirspor olurken diğeri ise geçtiğimiz sezonun şampiyonu Trabzonspor.

Ligin iki haftası geride kalırken bu tablo bile bize sezonun ne kadar zor ve çekişmeli geçeceğini gösteriyor.

Sezonun son maçına kadar muhtemelen ligin zirvesinde de ligin dibinde de müthiş bir rekabet olacaktır diye düşünüyorum.

Takımlarımızın ilk 10 hafta sonunda form tutmaya başladığını, ilk 11'lerinin şekillenmeye başladığını da düşünürsek 10. Hafta itibariyle lig biraz daha sıralama anlamında netleşmiş olacaktır.

Antalyaspor da ligin ilk iki haftalık bölümünde iyi oynadığı maçtan puansız, kötü oynadığı maçtan ise 3 puan ile ayrılmayı başardı.

Trabzonspor maçı öncesi ciddi anlamda moral buldu.

Ligin bir diğer Antalya temsilcisi Alanyaspor ise haftanın en çok konuşulan maçlarından birisine imza attı ve 3-0 geriden geldiği maçta 3-3 beraberliği sağlayarak sahadan 1 puan ile ayrıldı.

Tabi bu karşılaşmanın sonucundan yada oyunundan daha çok maçın hakemi konuşuldu.

Bu karşılaşmanın hakemi Yasin Kol, halen de konuşulmaya devam ediyor.

Önceki gün Beşiktaş Başkanı, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ile bir araya gelerek maçın hakemini şikayet etti.

Daha ligde üçüncü haftayı açmadığımız şu dönemde bana göre geç bile kalındı.

Yine hakemler, yine hakem hataları, yine TFF'ye baskılar…

Her sezon görmeye alıştığımız sahneler.

Sanki tekrarını izlediğimiz film gibi.

Oynanan oyunu, yapılan yanlış değişiklikleri, kadro tercihini eleştirmek yerine suçu hakeme yükleyip, TFF ve MHK üzerinde oynanacak olan maçlar için baskı oluşturmak.

'Biz bu hakemi bir daha maçlarımızda istemiyoruz' diyerek hakemleri baskı altına almak.

Geçtiğimiz yıllarda bir karşılaşma sonrası dönemin Galatasaray yöneticisinin 'Elimde VAR kayıtları var hepsini açıklayacağım' dedikten sonra bu olaydan yıllar geçmesine karşın halen VAR kayıtlarının açıklanmamış olması örneğin. İşte Türk futbolunu geren bu tarz yöneticilerdir.