Nisan ayını sevmem ölüm kokar.
Nisan ayında toprağın kokusunu severim babam kokar…
Ne hikmettir bilinmez sevdiklerimiz Nisan ayına denk getirdiler gitmeleri…
Bize de baharın buruk sevincini bıraktılar.
* * *
Erken kalkıyorum yine bu günlerde.
Saklıkent’te doruklar beyazlığını kaybediyor.
Yeşile dönecek bir süre sonra.
Limon çiçeğe durdu. Karadut meyveye.
Geçen yıl onüç vişnemiz vardı bu yıl dalları basacak…
Kedimizin yine yavruları olacak.
Nisan çıkmadan kucağımıza alırız.
* * *
Gidenlerin çeteresini tutuyorum toprağı bellerken.
Alt üst ettikçe tütün kokusu geliyor,
Ellerimle karıştırdıkça limon…
Tel tel saçları vardı babamın.
Öldüğünde şakaklarına yen yeni koşuyordu aklar…
Limonla ovar sonra geriye tarardı…
Bıyıklarının üstünü alırdı.
Gençliğinde 'Karaoğlan' derlermiş, sonraları 'Ayhan Işık'…
Beyaz kolalı gömleğini fildişi kol düğmeleri süslerdi.
Bileğindeki Cortabet/Ca-liber’i yatarken çıkartır baş ucuna koyardı.
Deri kayışı teri ile karışır erkeksi kokardı.
Hiç beyaz çorap giyerken görmedim, ayakkabılarını da boyasız...
Temizdi, titizdi, şıktı.
Pazar günleri bile sakal tıraşı olur. Markoç’un fırınında etli ekmeklerin yanına mutlaka iki tane ‘şeker pidesi’ yaptırtırdı.
Markoç usta sevmezdi ‘Şeker pidesi’ yapmayı. Oysa hamurun içerisine bir avuç toz şekeri sepeleyecek üstünü kapatacaktı...
On kardeşin ‘en iyi’ ağabeyiydi. Hepsi iyiydi erkek kardeşlerin, ama babamın yeri sanki bir başkaydı.
* * *
Bir Ford Consul arabası vardı bir de akvaryumda balıkları.
Fasikül fasikül biriktirdiği Meydan Larousse’ları cilt cilt bir topçuya satmak zorunda kaldığında çok incinmişti.
Pikabını derdest edip satmış, Kitapçı Güngör’den ortaokul kitaplarımı almıştık.
İki plak kaldı birisi Hakan’da birisi bende üstüne imzasını atmış…
* * *
Onu bir cumartesi akşamı Ömer amcaların Gazyağcı çeşmesinin karşısındaki evlerinde kanter içindeyken gördüm.
Soğuk algınlığı dedik.
Değilmiş!
Dert etmişti biliyorduk... Vasiyetiydi, açmadık onun derdini.
Ve kendisiyle birlikte bir Nisan günü Musalla’da toprağa gömdük…
Beni tanıyanlar iyi bilir.
Neden bu günlerde toprakla çok oynar bu çocuk?
Babam kokar da ondan… 21 Nisan 2016