Neden mi; 2025 Ocak ayında verginin vergisi geliyormuş. Verginin karekökü diyelim mi gelecek zamlara? Biliyorsunuz zam kelimesinin yerini 'güncelleme' aldı. Hani zam kelimesi insanın sinir uçlarına dokunuyor ya, her neyse adı ne olursa olsun bir gerçek var ki yurdum milletine bir yük daha yolda. İşin uzmanları artan veya artacak olan vergi türlerini Motorlu Taşıtlar Vergisi’ni başa alarak alt alta sıralamış ve de bu vergi matematiği ağlatır benzetmesi yapmış. Da, vatandaşa da adeta derviş bilgeliği gelmiş, güncellemelere karşı efsunlanmış. Dramatik bir durum.

***

Hal böyle olunca soru da şöyle geliyor, 'vergi yapılandırması gelir mi, denge nasıl sağlanır?'. 2025'in emlak vergileri de rekor oranda yükselecekmiş, dikili ağacı olanların vay haline. Güncelleme haberleri geliyor sessiz sedasız, detaylarını nasıl olsa öğreniriz. Biliyoruz ki yeni yılda faturalara da yeni zamlar yükleniyor. 2025 yılında ülke ekonomisini neler bekliyor acaba?

***

Peki, vergiler artıyor da yoksulluk sınırı artmıyor mu? Ardı ardına gelen zamlar nedeniyle kabaran faturalar, fahiş ev kiraları, zamlanan eğitim ve sağlık giderleri, dur durak bilmeyen gıda etiketleri falan. Pazar tezgahları olmuş yangın yeri. Pazara gidenin parası tükeniyor da alacak listesi tamamlanamıyor. Özetlersek etiketler güncelleniyor da peki ya maaşlar?

***

Diyelim ve 50 dakika sürdüğü söylenen, ikinci asgari ücret zammı toplantısından da 2025'de geçerli olacak rakam çıkmadı. Yani havanda su dövüldü, sözüm meclisten dışarı! Görüşmeler devam, denilen o ki üçüncü toplantıda rakam belirlenebilirmiş. Oysa doğrudan 7 milyon çalışan ve milyonlarca vatandaş, Ankara'ya gözünü dikmiş merakla bekliyor. Piyasalarda asgari ücret için yüzde 30-40 aralığında bir artış ihtimaline ağırlık veriliyormuş. Da, komisyonda henüz rakam telaffuz etmeyen işçi ve işveren tarafı, sunulacak ekonomik veri ve raporların ardından üçüncü toplantıda pazarlığa başlayacakmış. “Haydi hayırlısı” diyelim ve soralım, “2025'de asgari ücret ne kadar olur?”.

***

Asgari ücretli, “Zam ne kadar olur” diyor da emekli ne diyor, emekli seyyanen 10 bin lira zam istiyor ve “Aylıklar en azından 25-30 bin TL arasında olmalı. Geçinemiyoruz” diyor. Sosyal Güvenlik uzmanlarının tahmini ise en düşük emekli maşı 14 bin 500 ila 15 bin TL arasında olabilirmiş. Ekonomiyi yönetenler de “Çalışanı, emekliyi enflasyona ezdirmedik ezdirmeyeceğiz” güzellemesi yapıyor. Evet, “Asa kimdeyse Musa odur” diyelim ve noktayı koyalım. Şimdilik hoşça kalın.