Biz Antalya'da turizmle yatar turizmle kalkarız.

Turizm Antalyalılar için adeta bir borsa gibi oldu.

Yapılan her işlem turizme uygun mu,değil mi ona bakılıyor.

Adeta Antalya'da yaşayan herkes turizm için seferber olmuş.

Valisinden, belediye başkanlarına, çalışandan basın mensuplarına kadar herkes turizmin daha iyi yerlere gelmesi için çabalayıp duruyor.

Altyapı, ulaşım, her şey turizme göre dizayn ediliyor.

Hele Antalya basını yıllardır turizmi gözetti.

Antalya'da olan olayları basın yazsaydı turizm bugünlere gelemezdi.

Antalya turizmi, gelişmesini basına da borçlu desem yanlış olmaz.

Doğrusuyla yanlışıyla basın her zaman turizmi gözetti. Gözetmeye de devam ediyor.

Peki Antalya'da turizm yapanlar ve bundan milyonlarca dolar/euro kazananlar Antalya'ya karşılığını verebiliyor mu?

Turizm şirketlerinin birçoğunun merkezi Antalya dışında. Yani parayı Antalya'da kazanıyorlar ama vergisini Antalya'nın dışındaki başka illere ödüyorlar.

Örneğin belediyeleri ele alalım.

Belediyeler hep şikayet ediyor, 'Otelcinin çöpü, pisliği hep bize kalıyor ama vergi öderken başka yerlere ödüyorlar. Otellerin bize katkıları yok' diye.

Yani otelcilerin birçoğunun bulunduğu yöreye katkısı yok.

Otelciler 'tanıtım yapıyoruz' diyorlar. Tanıtımlarına bakarsanız hep kendi tesislerini tanıtıyorlar. Hiçbiri bulunduğu yöreyi öncelikli olarak tanıtmıyor.

Halbuki bulunduğu yöre iyi tanıtılmadan otelin çok lüks olması bir işe yaramıyor.

Turizmdeki tanıtımda birlik ve beraberlik bir türlü sağlanamıyor.

Otelcinin şehre katkısı yok denecek kadar az oluyor. Sadece otelciler değil turizmden ekmek yiyen ve milyonlar kazanan turizm işletmeleri de aynı.

Turizmci en ufak sorunda hemen devletten destek bekliyor. Bu desteği almak içinde basından sürekli yardım istiyor.

Sorunlar bittiğinde, krizler geçtiğinde ise basın tamamen unutuluyor.

Çünkü o zaman işler yolunda adeta para basıyorlar.

Turizmcinin gözü, iyi oldukları dönemlerde paradan başka bir şey görmüyor.

Antalya'nın ortak bir değeri var. O da Antalyaspor.

Turizmci Antalyaspor'a ne kadar sahip çıkıyor.

Şu anda Antalyaspor Başkanlığını bir turizmci Ali Şafak Öztürk üstleniyor.

Bir turizmci olan Öztürk bile turizmcinin ilgisizliğinden yakınıyor.

Halbuki dünyada turizmde büyüyen ve tanınan şehirler hep şehrin takımları ile tanındı.

Örneğin Barselona, Monako...

Ama Antalyaspor sahipsiz bırakılıyor. Hiç olmazsa kombine alarak destek olun deniliyor ama turizmcinin çoğunda ses yok.

Avrupa'da çok başarılı olan bir Antalyaspor, Antalya'nın bütün dünyada tanınmasına katkı sağlar.

Turizmcilerin her biri her yıl fuarlarda binlerce dolar tanıtım harcaması yapıyor.

Turizmcinin sadece bir yıl için yaptığı harcamalar Antalyaspor'a verilse Antalyaspor Avrupa'da ses getirecek bir takım haline gelir.

Antalyaspor'un o zaman yapacağı tanıtım, turizmcilerin yaptığı harcamalarla ulaştığı tanıtımdan çok daha fazla olacaktır.

Ama nafile. Küçük düşünüyorlar. Hep bana diyorlar. Birlik ve beraberlik içinde olamıyorlar.

Her şey turizm için diyoruz.

Turizmci de her şey bizim için diyor.