Diye başlayalım söze ve devam edelim. Konu başlığımız elbette kira sözleşmelerinde başlayan yeni dönem. Kasım ayı ile birlikte kiracının derdi başladı. Hani, Kasım ayında kira artış oranı yüzde 62,2 olacakmış ya. Kira sözleşmesi yapacak olan kiracılar kara kara düşünür olmuş. Daha bitmedi, biliyoruz, biliyorsunuz, Maliye Bakanlığı kira sözleşmelerinin e-Devlet üzerinden yapılacağını bizzat duyurdu. Da, ev sahibinin de kiracının da aklı az biraz karıştı. Nasıl olacak, nasıl yapılacak falan. Zira e-Devlet Kapısı üzerinden yapılacak kira sözleşmesi işlemleri, iki bilinmeyenli bir denklem gibi. Kiracının derdi sözleşme mi, kirayı ödeyebilmek mi?
***
Kira sözleşmeleri dijitale taşındı ya ev sahibi de kiracı da işin içinden çıkamaz oldu, özellikle de belli yaşın üzerinde olanlar fena sıkıntılı. Yeni uygulama ile ilgili her kafadan bir ses. Kiracı, enflasyona göre artacak olan kirasını mı düşünsün, yoksa iki aşamalı olarak devreye alınacağı söylenen e-Devlet uygulamasını mı? Sahiden de bu uygulama kime yarayacak? Hani merakımızdan sorduk. Bu arada kiralık ev fiyatları da çığırından çıkmış, almış başını gidiyor. Rakamların yerini artık vicdan alır. Malum, yüzde 25 zam sınırı da milat oldu ya.
***
Barınma sorunu dedik ardından 2025'te artacağı söylenen faturalara getirelim sözü. Yani elektrik, doğalgaz faturaları ne kadar artacak, peki faturalara hazır mısınız? Denilene göre, 1 Ocak 2025'ten itibaren konut aboneleri için yıllık 5 bin kwh elektrik tüketimi sınırı getiriliyormuş. Sınırı mı aştınız vay halinize! Eh sonbaharın son ayındayız, ay bitti bitiyor zemheri kapıda. Doğalgaza yüzde 30-35 zam geleceği söyleniyor. Haydi buyurun! Isınmak mı, kabarık faturalar mı?
***
Şimdi de günün gündemi, asgari ücretle ilgili iddialar var, bir göz atalım mı? Misal, asgari ücrete vergi zammı ayarı geliyor iddia bu. Asgari ücretliye, 2025'te de tünelin ucunda ışık görünmüyor iddia edilen. Ve dahi asgari ücret, 23 bin TL olacak iddialar bunlar. İyi de asgari ücretli, enflasyondan nasıl korunacak? Enflasyon durmadıkça verilen zam çare olur mu? Bu da iddia edilenlerin sorusu olsun. Gelelim ekonomistlerin görüşlerine 'asgari ücret en az 30 bin TL olmalı, ücretlinin vergi dilimleri yüzde 15'te sabitlenmeli’. İyi hoş da şu vergi dilimi neyin nesiymiş ‘vergi dilimleri, çalışanların yıl içerisinde elde ettikleri toplam gelir vergisine tabi, esas ücretlerin gelir vergisi oranını belirleyen tarife' imiş. Haydi hayırlısı, turpun büyüğü heybede olmasa bari. Gönlünüzce bir hafta sonu dileğiyle.