Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de en çok sevilen ve takip edilen spor dalı futboldur.

İşte bu aşırı sevgi ve ilgi şiddeti de körükler hale geldi.

Çünkü Türkiye’de tek başarı kriteri ne yazık ki şampiyonluk.

Kimse sizin oynattığınız oyuna, oyuncularla olan iletişime, genç oyunculara verdiğiniz şansa bakmaz.

Şampiyonsanız başarılısınız demektir.

İkinciyseniz başarısız.

Bu sezon da Galatasaray ve Fenerbahçe’den birisi şampiyon olacak.

Kim ikinci sırada tamamlarsa ligi onun hocası başarısız kabul edilecek.

Halbuki, Fenerbahçe’de bu sezon Yusuf diye gencecik bir futbolcu çıktı alt yapıdan.

Belki de önümüzdeki birkaç yıl sonra Avrupa’nın en önemli savunma oyuncuları arasına girecek.

Ve Fenerbahçe bu oyuncudan çok büyük gelir elde edecek.

Bu başarısızlık mıdır?

Kesinlikle hayır.

Hatta bana göre başarının tek kriter değil birkaç kriter olarak değerlendirildiği zaman en önemli kriterlerden birisinin bu olduğunu da düşünüyorum.

Futbol sadece şampiyonluk demek değildir.

Bugün taraftar sadece şampiyonluğa odaklandığı için kulüpler borç batağına sürükleniyor.

Hata yaptıkça hata yapıyorlar. Ve örnek olması gereken futbolcular, teknik adamlar ne yazık ki sahada adeta sokak kabadayısına dönüşüyor.

Sokakta, trafikte gördüğümüz insanlardan sahadaki futbolcuların ne farkı var.

Birbirini tebrik etmeyi bilmeyen, maç öncesi başarı dilemeyen isimleri çocuklarımıza idol olarak örnek göstermeyelim.

Çünkü bunun adı futbol değildir.

Türkiye’de futbol bitmeyecek.

Son maç da değil.

Artık biraz daha sakin olmalı ve sahada oynanan oyun bir spor olduğunu unutmamalıyız…