Yol bisikletine geçiş maceram doludizgin devam ediyor. Bir önceki yazımda bu süreci daha sağlıklı ve bilinçli bir şekilde atlatabilmek adına Zafer Hocamdan ve kısaca Bikefit’ten bahsetmiştim.
Bisiklet seçiminde bisikletin ağırlığını belirleyen materyali seçtikten sonra sıra geldi belki de en önemli unsurlardan biri olan kadro seçimine; kadro bisikletin ana gövdesini oluşturur. Bisikletin diğer parçaları; direksiyon (gidon), cantlar, pedal, sele… Bu gövdeye monte edildiği için geri dönüşü olmaz. Yaşayacağınız olumsuz deneyimler de sizi bisikletten soğutur.
Genelde bisiklet dükkanları ticari bir amaç güttükleri için ellerindeki bisikletleri satabilmek adına size şöyle bir bakıp herhangi bir ölçü almaksızın size uygun olmayan bisikletleri önerebiliyorlar, o yüzden bir bisikletçiye gitmeden kadro boyunuzu öğrenip ‘ben şu kadro bisiklet istiyorum ya da elinizde şu kadro bisiklet var mı?’ Derseniz bu sizi hem daha bilinçli hem de kandırılmaya müsait olmadığınızı gösterir.
Kadro boyunda artık vücut ölçülerimiz devriye giriyor. Boy ve iç bacak ölçüsüyle hesaplanıyor. İnternette boy ve iç bacak ölçünüzü girerek bisiklet markalarına göre kadro boyunuzu belirleyebilirsiniz.
Yol bisikleti açıkçası beni biraz korkutuyordu, sürüp süremeyeceğim konusunda endişelerim vardı. Bu yüzden biraz ön yargılıydım galiba çünkü kendi kadromda, ilk sürüşümde biraz hayal kırıklığı yaşadım ve yapamayacağımı hissettim.
Kadro boyu yeterli değil sıradaki adım gidon boyu ve gidon mesafesi…
Gidona uzanırken kollarım o kadar gerildi ki direksiyon hakimiyetim resmen sıfıra indi ve bisikleti yolda tutmak da zorlandım. Tam ben karalar bağlayacakken imdadıma Zafer Hocam yetişti. “Gidon boyu ve gidon mesafesi sana göre değil ayarlamamız lazım” dedi. Hemen dükkanın üst katında bulunan benim laboratuvar olarak adlandırdığım odaya geçtik.
Bu odada burada geçirdiğim süre boyunca çılgınca şeylere tanıklık ettim. Sporcuları yarışlarda izleriz ama kimse o sporcunun hangi aşamalardan geçtiğini, o güne gelebilmek için ne kadar çalıştığını ve yerini koruyabilmek için ne kadar ter, acı ve emek verdiğini bilmez. Bu oda da sporcuların emekleri verilere dönüşüyor ve profesyonel hayatları bu verilere bağlı. Bu verilere göre sporcuların eksiklikleri ve kapasiteleri ortaya çıktığı için bir çeşit sahne arkası görevi görüyor. Spotbike.07 dünya standartlarında metabolizma ve performans testleri yaptığı için profesyonel sporcuların tek adresi olmuş durumda.
Bu atmosfer sizi anında havaya sokuyor. Gidon boyu, mesafesi ve sele yüksekliğinin yapılabilmesi için omuz, kol, iç bacak ölçülerim alındı.
Yol bisikletlerinde aldığın darbeyi yumuşatacak amortisör olmadığı ve sürtünmeyi azaltacak ince dişsiz lastikler kullanıldığı için sürüşlerde yoldaki en ufacık pürüzü bile hissediyorsunuz. Bunu minimuma indirmek ve dengeyi sağlamak için vücudunuzdaki eklemleri özellikle kol ve bacakları amortisör olarak kullanmanız gerekiyor. Gidonla sele arasındaki mesafeyi gidon boğazı ayarlıyor. Gidona rahatça ulaşıp o esnemeyi yapabilmek aynı zamanda ayakta sürdüğünüz zaman pedal çevirirken dizlerinizin gidona değmemesi için o ince ayarın çok iyi yapılması lazım. Bu ayarlar için bisikleti bir günlüğüne bıraktım.
Dağ bisikleti kullanırken böyle dertlerim yoktu üzerindeki amortisör oldukça konforlu sürüşler sağlıyordu ama ağırlığından dolayı yoruyor ve uzun mesafeler kat edemiyordum.
Basit ayarları yapıldıktan sonra bisikleti tekrar deneyince aynı bisiklet olup olmadığını kontrol ettim adamlar bu işi gerçekten biliyor hiç zorlanmadan ve rahat bir sürüş gerçekleştirdim ve öz güvenim yerine geldi. Bisikletim küçük dokunuşlarla bu hale geldiyse tam bir bikefit yapıldığında ne hale geleceğini tahmin bile edemiyorum.
