Türk futbolu belki de tarihinin en büyük yıkımını yaşıyor.
Hakemler saha içinde dayak yiyor, kulüp başkanı sahanın içine girip takımını çekiyor, Süper Kupa fiyaskosu yaşanıyor, taraftar sahaya inip futbolculara saldırıyor…
Bunların hepsi yaşanırken daha kötü ne olabilir diyoruz ve çok daha kötüsü ile karşı karşıya kalıyoruz.
Fenerbahçe Başkanı bir toplantıdan bahsediyor ve iddialar ortaya atıyor. Ancak bu toplantıyı TFF Başkanı yalanlıyor.
Federasyon başkanının yalanladığı toplantının kayıtları ortaya çıkıyor.
Ve bizler federasyon başkanının yalan söylediğini mi sorgulayalım yoksa bu kayıtların nasıl ortaya çıktığına mı bakalım derken daha kötü ile karşı karşıya kalıyoruz.
Olaylı ve tartışmalı hatta ofsaytımsı ve penaltımsı pozisyonlar ile gündeme gelen Galatasaray-Antalyaspor maçının hakemlerinin itirafları karşımıza geliyor.
Bir tanesi çıkıp ‘Hatalı karar verdim. Hangi ruh hali ile penaltı kararını verdiğimi hatırlamıyorum’ diyor diğer hakem ise ‘Pozisyon penaltı değil’ itirafında bulunuyor.
Yani Antalyaspor’un hakkının yendiği açık ve net bir şekilde kayıtlarla ortaya konuluyor.
Hem de direkt olarak bu işin aktörleri ve sorumluları tarafından.
Yazık, vallahi de billahi de yazık…
Olacak iş değil.
Emeğin, alın terinin bu kadar kolay şekilde yenebildiği bir ortamda sportif başarının hiç ama hiçbir anlamı yok.
Önceki gün itibariyle Türk futbolunun cenaze namazı kılınmıştır.
Bu saatten sonra kimin şampiyon olduğunun hiçbir önemi yok.
Türkiye’de hakemler için ‘kötü’ yorumları yapılıyordu şu son olaylarla gördük ki hakemler kötü değil kesinlikle kötü niyetliler.
Bizi kimin şampiyon olduğu değil Antalyaspor'un sıralamadaki yeri ilgilendiriyor. Antalyaspor başta olmak üzere bu ligde mücadele eden hiç bir kulüp piyon yada figüran değildir.
Ortaya çıkan kayıtlardan sonra Abdülkadir Bitigen ve Özgür Yankaya'nın hakemliği sonlandırılmalıdır. Bu hakemlerin verdiği her karar artık bundan böyle tartışmaya açık olacak.
Türk futbolu mevcut başkan, yönetim ve mevcut MHK ile yönetilmeye devam ettiği müddetçe bizler buna benzer rezillikler görmeye devam edeceğiz.
Artık her yaşanılan olaya ‘skandal’ demekten bıkmış durumdanız.
Çünkü hep daha kötüsünü yaşar hale geldik.
Böyle devam ederse de bu kaotik ortamdan asla kurtulamayacağız…
