Durum fena. Kredi kartlarına kısıtlama geliyormuş. Nedenine gelince, kredi kartına borç katlanmış, hal böyle olunca da Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu frene basmış. Lafın kıyısından köşesinden dolanmadan orta yerinden girersek kredi kartlarına kısıtlama yola çıkmış geliyormuş! Denilen o ki kredi kartı faizleri de artacakmış. Sağ olun, elinize sağlık. Sanki milletin başka türlü geçinme yolu yordamı var da!
***
Vatandaşın kredi kartı borcu rekor düzeye gelince, kredi kartlarında yeni düzenleme bekleniyormuş. Yani kısıtlama kapıdaymış. Ekonomiyi yönetenler açıklıyor 'kredi kartı ve kredilere sınırlama gelecek' diye. Böylelikle bankaların iştahı kesilecek ihtimal. Zira bankalar sürekli arıyor, vatandaşa bireysel kredi vermek için bir sürü laf kalabalığı ile sözüm ona krediyi cazip hale getiriyor, vatandaşı borç sarmalına sürüklüyor, peki sonrası?
***
BDDK açıklamış 2024 Ocak verilerine göre, vatandaşın bireysel kredi kartı borcu trilyonu bulmuş. Kredi kartında yaşanan hızlı artışa yönelik tedbir alınması konusunda uyarılarda bulunulmuş. Limitlerde ve kredi kartlarında kısıtlama istenerek ilk adım atılmış. Sahiden durum fena; dar gelirli, asgari ücretli, memur ya da emekli ayın sonu gelmeden eriyen maaşları nedeniyle kredi kartıyla yaşamını sürdürmeye çalışıyor, herkesin gerçeği bu. Tüketici harcamasını artırmasa bile fahiş zamlar nedeniyle aynı ürüne daha yüksek fiyat ödediği için de kart bakiyesi şişiyor. Tüketen, tasarrufun da tasarrufunu yapsa bile enflasyon, vatandaşa eserek getirmiş durumda.
***
Yattık kalktık zam. Alın işte akaryakıt zamları durmuyor ki benzinin litresi 40'a dayanmış, bu ne demek iğneden ipliğe zam demek. Çiğ süte gelen zam, süt ürünlerinde de domino etkisi yaratmış ve anında peynire, tereyağına ve işlenmiş süt fiyatlarına yüzde 30 aralığında zam yapılmış bile. Üreticiyi de tüketiciyi de vurur. Dahası, ‘sudan ucuz’ cümlesi de tarih oldu ve damacana su fiyatı sonunda 60 ila 90 lirayı buldu. Ehh zamlar, Ocak ayı enflasyonuna da yansır, ne yapsın bu vatandaş? Fiyatlama anlayışı bozulmuş, herkes istediği fiyatı çeker olmuş, adına da serbest piyasa ekonomisi denmiş. De, ekonomistlere göre esas fırtına 31 Mart'tan sonra gelecekmiş. 'Zurnada peşrev olmaz ne çıkarsa bahtına öyle değil mi? İyi hafta sonları.
