Takvim yapraklarında geri sayım başladı ve seçimlerde son dönemece girildi. Toplum olarak 14 Mayıs'a kilitlendik mi kilitlendik. Pazar günü sandıklardan ne çıkacak, seçmen kime, neye göre oy verecek, velhasıl-ı kelam seçim heyecanı ülkenin dört bir yanını sardı. Dileğimiz sonuçları, ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısı olması.
***
Dedikten sonra gelelim memur ve emeklilerin maaş zamları ile ilgili gelişmelere ve de kamu işçilerine. Kamu işçilerine yüzde 45 zam geldi. Emekli ve memura da, ek zam geliyor onu biliyoruz, aldık kabul ettik. Ankara açıkladı yeni dönemde emekli ve memur zammı refah payı ile belirlenecekmiş. Yani memur maaşlarına zam dışında refah payı da ekleniyor. Ama refah payı, enflasyon rakamları sonrası devreye girecek, emekli ve memurun Temmuz zammı ona göre yükselecekmiş. Rakamlara girmeyelim karışık bir durum var. TÜİK'in enflasyon açıklaması bekleniyor ya. Seçimlerden sonra durum ne olur, hangi TÜİK(!) açıklar bekleyip göreceğiz.
***
Ancak, ekonomistlerin öngörüleri ‘seçimi kim kazanırsa kazansın, memur ve emekli maaşlarında ciddi bir artış yapılır’ yönünde. Bu arada kamu işçileri yüzde 45 zammı aldı. Demek oluyor ki çalışanlar, emekli ve memurlar başta olmak üzere hemen her kesimin alım gücü artacak, Pek güzel.
***
Az biraz da memleketin efendisi olan köylümüz, daha doğrusu çiftçilerimiz ile ilgili iki çift kelam edelim. Öyle ya, köylümüzün sosyal vücut biçimi değil mi çiftçilik. Özlenecek köy kaldıysa! Yerli malı yurdun malı kavramı unutulmuş, çiftçi tarımsal üretimi sürdürmekte zorlanır olmuş. Köylü, bu milletin efendisi olmaktan yorulmuş. Onlarca yıldır ekip biçtiği toprağından, tarlasından neredeyse vazgeçer olmuş. Köyden kente göçer olmuş. İşin uzmanlarına göre, ülkemizde son on yıldır, tarımsal üretim ile uğraşanlar, emeklerinin karşılığını alamıyor. Borcunu, harcını öteleyerek üretimini sürdürüyormuş canhıraş.
***
Tarım Kredi Kooperatifleri ile bankaları haciz kıskacı altında inleyen çiftçi de 'memleketin efendisi' olmaktan vazgeçti ya sonunda. Uzunca süredir ürününü, değerinin altında satan çiftçi tarım ilacı, gübre ve diğer girdi satıcılarına borçlu olduğunu, bankalardan kullanıp da ödeyemediği borçlar nedeniyle, ekmek teknesinin baş tacı tarlasına, traktörüne hatta hayvanına haciz koyulduğunu söylüyor ve 'sesimizi duyun' diyor. Gelinen noktada çiftçilik, köylü için taşınması zor bir yük haline gelmiş. Neyse ki seçime üç beş gün kaldı, az daha sabır memleketimin efendisi.
