Antalyaspor dün Hatayspor'a 6-0 mağlup oldu. Neresinden başlanmalı, neresinden başlamalı, neresini yazmalı açıkçası bilemiyorum. Tüm dünya adına felaketler, hastalıklar, acı haberler ile geçen 2020 yılı Antalyaspor için de ancak bu kadar kötü sonuçlanabilirdi. Sezon başından beri söylüyorum. Antalyaspor'un sezon başından beri iyi oyun ortaya koyduğu bir karşılaşma yok. Kazandığı maçlara bakacak olursak; Kayserispor gibi, Ankaragücü gibi, Denizlispor gibi, Gençlerbirliği gibi hem oyun yönü hem de oyuncu kalitesi düşük olan takımlara karşı ise kazandığımızı görüyoruz. Bunun ana nedeni de bireysel futbolcu performanslarıdır. Oyun yönü güçlü olan takımlara ise kaybettik. Alanyaspor gibi, Hatayspor gibi. Gaziantep de oyun gücü iyi olan bir takım, onlara karşı da 9 kişi kalmalarına karşın kanamamıştık. Yani Antalyaspor oyun gücü iyi olan takımlara karşı ciddi anlamda sıkıntı çekiyor. Çünkü geride kalan 15 haftada henüz Antalyaspor'un iyi futbol ortaya koyabildiği tek bir maç dahi yok. 18 takımlı ligde normal şartlarda 2 hafta sonra ligin ilk yarısı tamamlanıyor olacaktı. Ve biz hala oyunumuzun gelişmesini bekliyoruz. Tempomuz çok düşük, oyunumuz halen gelişemedi, sahada ne yaptığını bilen bir oyuncu gurubu yok. Buraya kadar olan bölümü Ersun Yanal çözecektir, çözmelidir de. Çünkü kendisi ile 3,5 yıllık sözleşme bunun için imzalandı. İşin bir başka boyutu daha var. Futbolda galibiyetler ve sevinçler kadar, mağlubiyetler ve hatta farklı mağlubiyetler de vardır. Önemli olan şey ise bu farklı mağlubiyetlerin ardından gerekli dersleri almak ve gereken reaksiyonu gösterebilmektir. Antalyaspor geçtiğimiz sezon Gençlerbirliği mağlubiyeti yaşamıştı. Bu karşılaşmaya çok benzeyen bir maç oynanmıştı. Bu tarz maçlar 10 yılda bir denk gelirken, Antalyaspor her sezon böyle bir maç oynamaya başladı. İşte sıkıntı bana göre tamda buradadır. Artık top yönetimde. Yönetim ise bu sıkıntıyı çözmelidir. Bir futbol takımı her sene kendi evinde böylesine ağır mağlubiyetleri yaşayamaz, yaşamamalı.