CHP bir zamanlar gençlik kolları için yönetici bulamazdı. Zor bir görevdir çünkü. Kimsenin eline bakmayacak, kendi işi gücü olan, ekonomik özgürlüğe sahip, siyasete de zaman ayırabilen gençlere ihtiyaç vardı. Fazla belediye de yoktu o zamanlar. Can Deniz, Mehmet Tosun gibi isimlerin gençlik kolları başkanlığı yaptığı zamanlar çok da uzak değil aslında. Anlaşılan o ki köprünün altından çok sular akmış. CHP’de bir zamanlar gençlik kolları başkanı bulunamazken, şimdi başkanlık için hediyeler dağıtılıyor, paralar saçılıyor.

200 BİN LİRALIK HEDİYE DAĞITILIYOR

Konyaaltı’nda gençlik kolları başkanlığına aday olan Ertan İpek hediye paketi yaptırmış, üyelere dağıtıyor. Termos var paketin içine, ajanda var, bileklik var, pahalı bir kalem var. Bu hediye kutusu en az 400 liradır. Sırf termos piyasada 250 lira civarında. Konyaaltı’nda 400 civarında gençlik kolları üyesi var. Çarpın 400 kere 400’ü, 160 bin lira ediyor. Gençlik kolları ilçe başkanlığı için 160 bin lira! Bunun yedirmesi var, içirmesi var, taşıması var, gezmesi, tozması var. En az 200 bin… Nereden geliyor bu değirmenin suyu?

AKLIMIZDA DELİ SORULAR

Aklımıza gelen deli sorular bu kadar değil. Gençlik kolları nasıl bir rant kapısı haline gelmiş de, bu kadar para harcanıyor? Bu kadar para harcayıp ilçe gençlik kolları başkanı olan biri, harcadığı parayı nasıl geri kazanacak? Gençlik kolları nasıl para kazanır? Kim para öder bunlara? Geçimlik filan da değil bu paralar, maaş değil, yevmiye değil, resmen servet. Gençlik kolları adayı bunu kendi cebinden harcıyorsa, ayrı bir soru işareti; eğer arkasında birileri varsa, daha da vahim. Bir gençlik kolları adayının arkasında kim niye durur ve sponsorluğunu yapar? Beklenti nedir ki? Umarım bu sorulara birileri yanıt verir ve gereğini yapar.

Bir dokun, bin ah işit

Muratpaşa’nın parklarını insan boyunda otların kapladığını yazdık ya, bir dokun, bin ah işit. Bir Muratpaşa sakini, Mustafa Alın, altına döşenmiş feryat figan: “Denizim Park’tan ormana doğru az gidince, sağ taraftan sürekli su akıyor. Boşa akıyor. Bir türlü yapamıyorlar, ilgilenmiyorlar da zaten. Bence şehir planlamacı da, peyzaj mimarı da yok gibi. Teknikerler, işçiler yapıyor bir şeyler. Başkan Ümit Uysal, Kundu başlangıcındaki mahalleye gelsin de, baksın bir zahmet. Özellikle Tahtakale’nin, caminin olduğu, ağırlıklı yabancıların oturduğu bölge… Ne tretuvar var, ne de çevre, çöp bakımı”. İletmesi bizde…