İzmir’in Urla İlçesine bağlı Barbaros köyünde Aziz Nesin’in kurduğu, sonra gericilerin baskıları ile kapatılan bir ‘Çocuk Köyü’ vardı. Şimdi orada Koruncuk Vakfı tarafından hayata geçirilen bir oluşum, Aziz Nesin’in kurduğu bu eğitim sistemini yaşatmaya çalışıyor.
Hayatını çocuklara adayan, onlar için çağdaş eğitim veren kurumlar açan Aziz Nesin, çocuk sevgisini en güzel işleyen yazarlarımızdandır. Politik duruşu, din konusuna farklı yaklaşım biçimi nedeniyle bazılarınca sevilmese de Aziz Nesin, dünyaya mal olmuş bir düşünür, şair, yazar ve filozoftur.
Bakın çocuk sevgisini nasıl anlatmış Aziz Nesin;
'Öyle bir ağlasam/ Öyle bir ağlasam çocuklar
Size hiç gözyaşı kalmasa.
Öyle bir aç kalsam/ Öyle bir aç kalsam çocuklar
Size hiç açlık kalmasa.
Öyle bir ölsem/ Öyle bir ölsem çocuklar
Size hiç ölüm kalmasa.'
Günümüz yazarlarından Sunay Akın, öyle bir incelik ve duygusallıkla yazmış ki, en hoyrat insanı bile yüreğinden vuruyor:
'Ne zaman bir çocuk ölse
gözüm evlerinde
annesinin kavurduğu helvada kalır.
Yoksul bir çocuk görsem
yağmur altında üşüyen
köprü olmak geçer hiç değilse içimden.'
Rıfat Ilgaz da Aziz Nesin gibi, yazılarını, şiirlerini çocuklara adayanlardan.
Dönemden rahatsızdır Rıfat Ilgaz;
'Ne gençlerden, ne çocuklardan/
Bir yakınmam yok
Arap'ın dediği doğru:
'Çocuk mazbut…'
Memleketse görülüyor işte,
Güllük gülistanlık,
Ne var ki güllerin dikeni çok!'
Bu gözler, küçük bir çocuğun başına karpuz seçer gibi vurarak canını acıtanı da gördü,
küçücük çocuğu iki kulağından yakalayıp havaya kaldıranı da!
Eline mikrofonu tutuşturup başkasına hakaret ettireni de.
Can yakan hoyrat sevgi gösterileri!
Bu mudur çocuk sevmek?
Böyle sevmek olmaz olsun!
