Bir iktidarın işsiz güçsüz bıraktığı ve kendi elleri ile besleyip yandaş yaptığı cahil kesimin ve yobazların nasıl birden bire katile dönüşebileceği gerçeği yaşandı bu ülkede.
6-7 Eylül 1955, bu ülkenin yaşadığı en karanlık günlerdir ve tarihimizin kara lekelerinden biridir.
Bundan 68 yıl önce o iktidarın borazanı bir gazetenin oyununa gelenlerin çıkarttığı olaylarda Yahudi, Rum ve Ermenilerin yaşadığı mahalleler basıldı, dükkânları yağmalandı, 30 kadına tecavüz edildi, 15 gayrimüslim soplarla dövülerek öldürüldü.
O günlerde Kıbrıs’la aramız bozuk, en ufak bir kıvılcım iki ülkeyi de savaşın eşiğine getirebilir. 68 yıl önce o kıvılcım suyun bu yakasında yakıldı.
Bir gazetenin Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba atıldığı iddiası sonucu ellerine Türk bayrakları verilen on binlerce kişi İstanbul ve İzmir’de azınlıklara ait ev ve işyerlerini gece yarısı basıp yakıp yıktı, tecavüz ve darp olayları yaşandı.
15 Rum ve Ermeni öldürüldü, binlerce mağaza, dükkân ve işyeri talan edildi.
Ne acı ki, tecavüz olayları kayıtlara geçmedi ama yabancı kaynaklı yayınlara konuşanların anlattıkları bu olayları da doğrulattı.
Yıllar sonra bu büyük operasyonda, sokağa çıkın talimatı alan dincilerle siyasi iktidar fanatiklerinin kullanıldıkları ortaya çıktı ve tümü cezalandırıldı.
Bir iktidar eliyle ayaklanmanın sonuçları kötü oldu.
Saldırıların kontrol edilememesi üzerine dönemin Başbakanı İstanbul’a çağrıldı ve sıkıyönetim ilan edildi.
5 bin 104 kişi tutuklandı, dönemin İçişleri Bakanı istifa etti. Dönemin Başbakanı 5 yıl sonra bir darbe ile yönetimden alındı ve bu olayların da sorgulandığı mahkemeler sonrasında idam cezasına çarptırıldı ve ipe çekildi.
Tarikatların ve Cemaatlerin yeniden palazlandığı günümüzde 6/7 Eylül utanç fotoğrafına bir kez daha bakarak mutlaka gereken dersler çıkarılmalıdır.
Ne yazık ki, gerçeklerden uzak yaşayan toplumlar toplum psikolojisi ile galeyana gelebiliyor ve toplu infazlara girişebiliyorlar.
Ve bu coğrafyada yeni 6-7 Eylül olaylarının yaşanmayacağının hiçbir garantisi yok!
Aman dikkat, bir daha böyle oyunlara gelmeyelim.