80’li yılların efsane filmi ‘Geleceğe Dönüş’ serisini bilirsiniz, bu seride Doktor Emmett Brown rolüyle hafızalarımızda yer eden Christopher Lloyd ve yakın arkadaşı Steven Levitan’ın birlikte imza attıkları çok sevdiğim bir dizi var: ‘Modern Family’
Bana en sevdiğim yabancı dizileri sorarsanız, polisiye dizileri içinde ‘The Mentalist’ ve ‘Lie to me’ derim. Komedi dizisi olarak da her bölümüne bayıldığım ve sevdiğim herkese izlemesi için önerdiğim dizi ‘Modern Family’ dir. Obama’nın da favori dizisiymiş. 2009 yılında ilk kez televizyon ekranında yayınlanan dizi, şu an 8. sezonuyla devam ediyor. İzleyici, dizi başladığında minicik olan oyuncuların bile büyüdüğüne tanık oluyor. Her bölümü 20 dakika süren diziyi izlerken sıkılmanız mümkün değil. Oyuncuları ve dizi yıllarca birçok ödül aldı.
..
Üç ayrı sevimli ailenin günlük yaşantılarının anlatıldığı bölümleri izlerken zaman zaman kahkahalarla güldüğüm ya da ağladığım sahneler oluyor. Dizideki tüm çiftler tam hayal ettiğim gibi: Birbirine aşık, sevgi dolu, en güzeli de kesinlikle sadık ve dürüstler.
..
Phil Dunphy rolünde Ty Burrell o kadar başarılı ki; gerçek hayatında bile öyle sakar ve naif olduğunu düşündürtüyor izlerken. Yine 80’li ve 90’lı yıllardan bildiğiniz meşhur ‘Evli ve Çocuklu’ dizisinin aile babası olan Al Bundy karakterini canlandıran Ed O'Neill da bu dizide. Bazen huysuz ama hep çok tatlı baba, dede ve eş olarak Jay Pritchett rolünde. Onun genç ve güzel eşini oynayan Sofia Vergara ise her bölümde kendine hayranlık duyulmasını başarıyor. Bir gün 44 yaşıma geldiğimde onun gibi görünebilmeyi isterim. Muhteşem bir kadın!
..
Dizinin bir başka özelliği de, yayınlandığı ilk günden itibaren, her bölüme gerçek olmayan bir belgesel süsü verilmesi. Oyuncular, kamera önüne geçip o an ne oluyorsa konuyla ilgili düşüncelerini anlatıyorlar ve bazen de olaylar sırasında izleyici ile göz teması kurarcasına doğrudan kameraya bakıyorlar. İlk bölümlerde bu durum biraz tuhaf görünse de, sonradan alışılıyor ve dizinin vazgeçilmez hatta beklenen sahneleri olmaya başlıyor.
..
Aile olmanın sıcaklığına, verdiği huzura bu diziyle yeniden şahit oluyor izleyici. Ayrıca karakterlerin birbirleriyle diyalogları her zaman zeka pırıltıları ve mizah öğeleri barındırıyor. Özellikle en çok sevdiğim yanları ise asla ama asla birbirlerini yargılamıyorlar.
Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, kültürleri ne kadar farklı olursa olsun, bir ailenin üyelerini birbirine bağlayan temel değerler hep aynı: Koşulsuz sevgi, vefa, vicdan ve merhamet. Nasıl da özlenen ve olması gereken değerler!
Ben ne kadar anlatsam az, ne olur vakit ayırıp izleyin. Sadece 20 dakika.