Ne zaman bir haber, bir kavram, bir şey dikkatimi çekse ki; bu çok sık olur, hemen o her ne ise, kelime kökenine kadar araştırırım. Geçen sabah işe gelmek için hazırlanırken, annemin sabah haberlerini izlediği televizyondan şu cümleyi duydum:
“TÜİK’in 2015 yılı gelir ve yaşam koşulları araştırmasına göre yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölge yüzde 14.1 ile ‘Antalya, Isparta, Burdur’ olarak belirlendi.”
Bir de yorum vardı haberin içinde:
“Antalya’nın en fakir illerden biri olması ilginç”


Bana göre daha ilginç çünkü o şehirde yaşıyorum ve çevreme baktığımda hiç öyle görünmüyor.


Hemen zihnimde yaşayan meraklı kedi pıt pıt patileyince (evet zihnimde beslediğim meraklı bir kedi var) TDK’ya sordum :


Yoksul:Geçinmekte çok sıkıntı çeken (kimse, toplum, ülke), yoksuz, varlıksız, variyetsiz, fakir, fukara, zengin, varsıl karşıtı
Fakir:Geçimini güçlükle sağlayan, yoksul, fukara, zengin karşıtı


Tabii TDK bu kelimelerin diğer anlamlarını da açıklamış. Okuyorum, düşünüyorum ve sonra hissettiğim ne acaba diye dönüp bir daha bakıyorum; cüzdanım ya da banka hesabım gündemimi etkilemiyor. Mutlaka ekonomi önemli, istihdam ve gelir dağılımı adaletli olmalı biliyorum ama etiketlenmek pek de hoş değil. Turizmin en fazla iş imkanı sunduğu böylesi güzel bir şehrin insanlarına fakir damgası, neyin, nelerin yanlış gittiğini sorgulatıyor?
Hemen romantik düşüncelere dalıyorum. Konu, aniden gelen düşünceler olunca, bilimden ve matematikten kopup coşmam an meselesi. (Bu cümlemde “romantik” kelimesini, en sevdiğim web sitesi olan TDK sözlüğünde yazan tüm anlamlarıyla kullanıyorum. İflah olmaz bir romantiktir kalemim, huyunu sevdiğim.)


--------
Yazının sonuna doğru, daha coşkulu, romantik, hayalperest….


Doğduğum ülke başka benim, büyüdüğüm şehir başka.
Ama nefes aldığım şehir Antalya!
Sabah, akşam, düşlerimi, dünümü ve kalbimin kırık parçalarını iyileştirdiğim yollarında, adım adım şükrederim havasına, tarihine, yaşattıklarına.
Yüzü düşmüş kimi görsem gülümsetmek isterim. Elele sevgililere sadakat, annesinin elini tutan miniklere güzel yarınlar dilerim.
Bu şehir ruhumu zenginleştirir, fakir demek ayıptır, günahtır, olmaz, denmez öyle sevgili haber spikeri.
2015 yılı TÜİK verileriymiş, yoksulluk oranıymış, fakirmiş…
Tüketimin büyük şehirlerde olduğu gibi yaşanmadığı bir şehirdeyiz. Bir çift ayakkabıyla koca bir yılı, tek bir sandaletle tüm sıcak ayları uğurlayabiliriz. Kime, neye göre fakiriz? Gönlü zengin olsun insanın sevgili TÜİK, Para dediğin nedir ki?