Akdeniz Bölgesi'nde de bolca yetişen 'kadife çiçeği'nin mutluluk ve şans getireceğine inanılır. Sarı, kırmızı, kahverengi ve turuncu renkleri olan, çok su istemeyen çiçek yaz aylarında açar. kadife çiçeğinin anlamı ise kutsal sevgi!

Antalya Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Amerikalı yazar Paul Zindel'in 1971 yılında Pulitzer Ödülü kazanan ve yazıldığı günden bu yana dünyada ve ülkemizde sayısız kez oynanan 'Kadife Çiçekleri' adlı oyun ile Ekim ayında perdelerini tiyatroseverlere açıyor. Pandemi süresince perdelerini kapatan Antalya Şehir Tiyatroları'nın (AŞT) böyle bir oyunla perde açması, kadına şiddetin her geçen gün tırmandığı Türkiye'de belki yeni tedbirlerin alınmasına bir fikir verebilir.

Paul Zindel'in kendi aile yaşamından ve annesinin çektiği sıkıntılardan yola çıkarak kaleme aldığı eser, kadın hareketlerinin başladığı yıllarda yazılmış. Dört kadının hayata tutunma çabalarını anlatan oyun, yoksulluk ve çıkışsızlık içindeki yaşamlarına inat kadife çiçeği gibi, çiçek açmaya çabalayan kadınların hikayelerini anlatıyor. Oyun, 1972 yılında Hollywood'da filme uyarlanmış.

Daha önce, Deniz Gökçer, Şerif Sezer, Serpil Tamur, Elvan Mirasoğlu ve Gülşen Girginkoç gibi usta kadın sanatçıların rol aldığı oyunun provaları, Atatürk Kültür Merkezi'nde, tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Şebnem Sönmez'in yönetiminde sürüyor.

Oyunun kısaca konusuna gelince...

Beatrice, geçim sıkıntısı içinde, ergenlik dönemindeki iki kızı ve para karşılığı baktığı 'Cici Hala' ile aynı evde yaşamaktadır. Yaşantısı, çocukluğunda kurduğu hayallerle örtüşmeyen Beatrice, o yaşamın kendisine yüklediği sorumluluklar nedeniyle çok yorgundur. Epilepsi hastası büyük kızı Ruth ve asosyal bir kız olan Tillie'yi tek başına büyütmektedir. Tillie'nin tek dünyası ise evde büyüttüğü kadife çiçeklerdir. Kadife çiçekleri tomurcuk açıp çiçeklendikçe, ailenin dünyaya kapattığı kapı açılmaktadır. Onca acıya ve yaşantısına duyduğu öfkeye karşın hayal kurtarmaktan vazgeçmeyen Beatrice'in hayallerini gerçekleştirebilmesi için cesaretini toplayıp yaşamını değiştirmesi gerekmektedir. Geçmişiyle yeniden yüzleşene dek!

Antalya Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Gökhan Avkıran, oyunun kadın sorunlarını dile getirdiğini ve pozitif ayrımcılık yaparak kadınların sorunlarını anlatmaya çalışacaklarını söyledi.

Bu oyunu daha önce izledim. Çok etkilendim. Oyuncuların performanslarını görmek için bir kez daha izlemeyi düşünüyorum. Antalyalı tiyatroseverlere öneriyorum, gidin izleyin, siz de beğeneceksiniz.

SEVDİĞİM SÖZLER

'Hastalandığınızda iyileştirilecek bir beden yoktur. Affedilecek bir hatıra, teşekkür edilecek bir geçmiş ve temizlenecek bir zihin vardır.' Bert Hellinger