Bir türlü kurtulamadığımız tuhaf zihniyetin temsilcilerinin bu kez voleybolcu kızlarımıza saldırdığını görüyoruz. Tokyo vizesi alan A Milli Kadın Voleybol Takımı oyuncularını yobazlara hedef gösteren bir paylaşım ülkenin sporda da karanlık maceralara sürüklenmek istenmesinin işaretidir. Seçilmiş bir belediye başkanının hiç başka işi yokmuş gibi voleybolcu kızların evrensel voleybol kıyafetlerine kafayı takması, sosyal medya hesabından ahlak ve din bezirganlığı yapması akıl alacak bir şey değil. O satırları buraya alacak değilim. O kişiye verilecek en güzel cevabı o paylaşıma muhatap olan kızlarımız çok güzel verdi. Nasıl mı? 10'uncu Yıl Marşı'nı söyleyerek. Teşekkürler; Naz, Cansu, Meryem, Ebrar, Hande, Meliha, Şeyma, Tuğba, Fama, Eda, Zehra, Aslı, Simge, Ayça, helal olsun size.
* * *
Öğretmen şair Faruk Nafiz Çamlıbel'i Anadolu'yu gezerken yazdığı 'Han Duvarları' adlı şiiri ile hatırlarız. Faruk Nafiz, o şiiri yazarken Kurtuluş Savaşı'na tanıklık etti. Faruk Nafiz Çamlıbel, 1933 yılında Şair Behçet Kemal Çağlar ile birlikte 10'uncu Yıl Marşı'nı yazdı. Şiir Cemal Reşit Rey tarafından bestelenerek okunmaya başladı. 60 ihtilalinde 16 ay hapis yattı, hapishane günlerini 'Zindan Duvarları' adlı şiirinde anlattı.
10'uncu Yıl Marşı, Cumhuriyetin 10'uncu yılında, yoksulluğa ve gericiliğe karşın ülkenin nasıl bir kalkınma başarısı gösterdiğini anlatan en güzel şiir ve marşlarımızdan sadece biridir. Şiirde ilericilik vardır, kötülüğü, gericiliği yenmiş olma azmi vardır. Karanlığın üstüne güneş gibi doğma sözü vardır.
Çıktık açık alınla on yılda her savaştan;
On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan;
Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan,
Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan.
Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!
Bir hızda kötülüğü, geriliği boğarız,
Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız.
Türk'üz, bütün başlardan üstün olan başlarız;
Tarihten önce vardık, tarihten sonra varız.
Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!
İçerde ve dışarda macera aramayın, Türkiye'yi içinden çıkılmaz karanlıklara götürmeyin.
