Her yıl Nobel Ödülleri, dünya çapında en prestijli ödüller olarak, bilim, edebiyat ve barış alanlarındaki başarılı kişilere verilir. 1895 yılında Alfred Nobel'in vasiyeti sayesinde oluşmuş ve günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Bu ödüllerin altında yatan en önemli özellik ödül alanların insanlığa bir katkıda bulunmasıdır. Ödüllerin prestiji buradan geliyor.

Alfred Nobel’in ilginç bir hikayesi var. Kendisi 1833'te İsveç'te doğmuş bir kimyager, mühendis, iş adamıdır. Dinamiti icat eden bilim insanıdır. Döneminde dinamit; inşaat ve madencilik gibi alanlarda devrim yarattı ve ona bir servet kazandırdı ama atladığı bir nokta sonrasında onu çok üzdü. İcat ettiği dinamit aynı zamanda askeri alanlarda da kullanılınca onu insanların gözünde ölüm tacirine dönüştürdü. Hatta 1888’de, Alfred Nobel’in kardeşi öldüğünde, bir gazete yanlışlıkla Alfred Nobel’in öldüğünü "Ölüm taciri öldü" manşetiyle duyurdu. Bu olay Nobel için bir dönüm noktası oldu. Koskoca bir hayatı insanlık için çalışarak geçiren bilim insanı, öldükten sonra böyle anılmak istemedi. O, bilim ve teknolojinin hem yaratıcı hem de yıkıcı gücünü anlamış oldu. Belki de yaptığı icattan büyük pişmanlık duydu.

Bu olayın ardından Nobel, vasiyetini yazarak servetinin büyük bir kısmını Nobel Vakfı’na tahsis etti. Vasiyetinde belirlediği dallarda Nobel Ödülü verilecekti. Bu ödüller, fizik, kimya, tıp, edebiyat ve barış alanlarında insanlığa en büyük katkıyı sağlayan kişilere verilecekti. Nobel, böylece adını sadece patlayıcılarla değil, insanlığın ilerlemesine katkı sağlayan bir mirasla ilişkilendirdi ve adını da bu sayede yaşatmış oldu. 1901 yılından itibaren her yıl ödüller sahiplerini buluyor.

Bize Nobel’in kapılarını açan kişi 2006 yılında Edebiyat Ödülü ile Orhan Pamuk oldu. Orhan Pamuk’un eserlerinden özellikle Benim Adım Kırmızı ve Kar’a bayılmıştım ama Masumiyet Müzesi’nde sanırım sınıfta kaldım. Nobel Ödülü almış bir yazarı insan nasıl eleştirir? Vallahi klavye çarpar insanı, sorun kesin benden kaynaklanıyordur ama bu kitap bende travma yarattı. Bir kere hiç akmadı, bu kitabı okumak sabır işi, uzun bir zaman elimde süründü desem yalan olmaz. Hayat enerjimi sömürdü, hala zaman zaman kitaplıkta göz göze geldiğimizde tüylerimi diken diken ediyor. Orhan Pamuk affet beni

Pamuk’u 2015 yılında Aziz Sancar, Kimya Ödülü’nü alarak izledi. Sancar da DNA onarımına ilişkin çalışmalarından dolayı bu ödüle layık görüldü.

2024 yılına geldiğimizde ise ekonomi dalında Daron Acemoğlu ödül almaya hak kazandı. Üç ekonomist, ulusların zenginleşmesi konusunu ele alarak ülkelerin neden başarılı olup olmadıklarını ortaya çıkardıkları için ödüle layık görüldüler.

Nobel giderayak vasiyetiyle belki de hayatının en güzel projesine imza attı. Artık kimse onun patlayıcılarını konuşmuyor. Tek konuşulan Nobel’de kimlerin kazandığı…